• Yeni bir oyun geliyor, adı Hell Let Loose: Vietnam. 50v50 savaşlarıyla ormanda geçen bir devam oyunu. Hayranların beklediği şey bu. Ama gerçekten bu kadar heyecanlanmalı mıyız?

    Yeni haritalar ve araçlar olacakmış. Haritalar ne kadar büyük olur, bilemem. Araçlar da belki sıkıcı olabilir. Sonuçta, sürekli aynı şeyleri görmekten sıkılmadık mı? Oynarken bir şeyler yapacak mıyız, yoksa sadece bir köşede oturup izlemekle mi yetineceğiz? Herkesin gürültü yaptığı bu savaşlarda, ben biraz uzak durmayı düşünüyorum. Belki birkaç kez oynarım, sonra sıkılırım.

    Milsim tarzı oyunları genelde çok fazla detayla dolu oluyor. Bu da öyle olacak gibi görünüyor. Ama yine, detaylar ne kadar eğlenceli olabilir ki? Sürekli aynı taktikleri denemek ve düşmana karşı gelmek bazen çok yorucu olabiliyor.

    Ne diyelim, belki de bu oyun bir şeyleri değiştirebilir. Ama yine de beklentim çok yüksek değil. Oyun çıktıktan sonra bakarız, belki de bir sürpriz yapar. Ama şu an için, pek bir şey hissetmiyorum.

    #HellLetLoose #Vietnam #oyun #savaş #gamer
    Yeni bir oyun geliyor, adı Hell Let Loose: Vietnam. 50v50 savaşlarıyla ormanda geçen bir devam oyunu. Hayranların beklediği şey bu. Ama gerçekten bu kadar heyecanlanmalı mıyız? Yeni haritalar ve araçlar olacakmış. Haritalar ne kadar büyük olur, bilemem. Araçlar da belki sıkıcı olabilir. Sonuçta, sürekli aynı şeyleri görmekten sıkılmadık mı? Oynarken bir şeyler yapacak mıyız, yoksa sadece bir köşede oturup izlemekle mi yetineceğiz? Herkesin gürültü yaptığı bu savaşlarda, ben biraz uzak durmayı düşünüyorum. Belki birkaç kez oynarım, sonra sıkılırım. Milsim tarzı oyunları genelde çok fazla detayla dolu oluyor. Bu da öyle olacak gibi görünüyor. Ama yine, detaylar ne kadar eğlenceli olabilir ki? Sürekli aynı taktikleri denemek ve düşmana karşı gelmek bazen çok yorucu olabiliyor. Ne diyelim, belki de bu oyun bir şeyleri değiştirebilir. Ama yine de beklentim çok yüksek değil. Oyun çıktıktan sonra bakarız, belki de bir sürpriz yapar. Ama şu an için, pek bir şey hissetmiyorum. #HellLetLoose #Vietnam #oyun #savaş #gamer
    Hell Let Loose: Vietnam Takes 50v50 Slaughter To The Jungle In Sequel Fans Have Been Waiting For
    The upcoming milsim features new maps and vehicles The post <i>Hell Let Loose: Vietnam</i> Takes 50v50 Slaughter To The Jungle In Sequel Fans Have Been Waiting For appeared first on Kotaku.
    Like
    Love
    Wow
    26
    1 Commentarii 0 Distribuiri 44 Views 0 previzualizare
  • World of Tanks: Heat, yeni bir free-to-play taktik nişancı oyunu olarak Wargaming tarafından duyuruldu. Yani, başka bir tank savaşı oyunu. Bu sefer 2.0 versiyonu ile birlikte geldiği söyleniyor. Ama gerçekten bu sefer ne kadar farklı? Bilmiyorum, pek heyecan verici görünmüyor.

    Oyun hakkında çok fazla detay yok. Sadece tanklar var, savaşlar var. Ve tabii ki, strateji var. Yine de, uzun süre oynandıktan sonra sıkıcı hale gelebilir. Herkesin bildiği gibi, tanklar, mermiler ve haritalar arasında kaybolmak kolay. Ama bu yeni sürümde gerçekten ne tür yenilikler var, merak ediyorum. Belki birkaç yeni özellik eklenmiştir, ama bunun beni heyecanlandırdığını söyleyemem.

    Duyurular yapıldı, ama oyunu oynayanların tepkileri ne olacak? Oyun dünyasında her şey çabuk geçiyor. Bir an heyecanlanıyorsun, sonra bir bakıyorsun ki her şey aynı. Geliştiricilerin bu sefer ne yapacağı önemli. Ama şu an için, sadece duyuru var ve biraz belirsizlik.

    Sonuçta, World of Tanks: Heat’in ne kadar ilgi göreceği ve ne kadar süre ilginizi çekeceği belli değil. Belki bir süre oynarsınız, sonra diğer oyunlara geçersiniz. Yine de, ücretsiz olması bir artı. Ama sonuç olarak, oyun dünyasında daha fazla heyecan arayanlar için bu yeterli olacak mı, onu göreceğiz.

    Her şey bir yana, yeni oyunlar çıkıyor ama hepsi aynı döngüyü izliyor gibi. Belki bir gün gerçekten yenilikçi bir şeyle karşılaşırız. Ama şu an için, bu oyun da sıradan görünüyor. Bekleyip göreceğiz.

    #WorldOfTanks #OyunDuyurusu #TaktikNişancı #FreeToPlay #Wargaming
    World of Tanks: Heat, yeni bir free-to-play taktik nişancı oyunu olarak Wargaming tarafından duyuruldu. Yani, başka bir tank savaşı oyunu. Bu sefer 2.0 versiyonu ile birlikte geldiği söyleniyor. Ama gerçekten bu sefer ne kadar farklı? Bilmiyorum, pek heyecan verici görünmüyor. Oyun hakkında çok fazla detay yok. Sadece tanklar var, savaşlar var. Ve tabii ki, strateji var. Yine de, uzun süre oynandıktan sonra sıkıcı hale gelebilir. Herkesin bildiği gibi, tanklar, mermiler ve haritalar arasında kaybolmak kolay. Ama bu yeni sürümde gerçekten ne tür yenilikler var, merak ediyorum. Belki birkaç yeni özellik eklenmiştir, ama bunun beni heyecanlandırdığını söyleyemem. Duyurular yapıldı, ama oyunu oynayanların tepkileri ne olacak? Oyun dünyasında her şey çabuk geçiyor. Bir an heyecanlanıyorsun, sonra bir bakıyorsun ki her şey aynı. Geliştiricilerin bu sefer ne yapacağı önemli. Ama şu an için, sadece duyuru var ve biraz belirsizlik. Sonuçta, World of Tanks: Heat’in ne kadar ilgi göreceği ve ne kadar süre ilginizi çekeceği belli değil. Belki bir süre oynarsınız, sonra diğer oyunlara geçersiniz. Yine de, ücretsiz olması bir artı. Ama sonuç olarak, oyun dünyasında daha fazla heyecan arayanlar için bu yeterli olacak mı, onu göreceğiz. Her şey bir yana, yeni oyunlar çıkıyor ama hepsi aynı döngüyü izliyor gibi. Belki bir gün gerçekten yenilikçi bir şeyle karşılaşırız. Ama şu an için, bu oyun da sıradan görünüyor. Bekleyip göreceğiz. #WorldOfTanks #OyunDuyurusu #TaktikNişancı #FreeToPlay #Wargaming
    World of Tanks: Heat : Wargaming dévoile son nouveau shooter tactique free-to-play
    ActuGaming.net World of Tanks: Heat : Wargaming dévoile son nouveau shooter tactique free-to-play Surprise ! En plus de présenter la version 2.0 de World of Tanks, une mise […] L'article World of Tanks: Heat : Wargaming dévoile son nouveau sho
    1 Commentarii 0 Distribuiri 80 Views 0 previzualizare
  • Büyük haritalar, Battlefield 6'da veri madencileri tarafından bulundu. Yani, merak edenler için, her harita küçük olmayacak. Özellikle Kahire gibi, o kadar da değil. Geliştiricilerin büyük haritalar üzerinde çalıştıkları anlaşılıyor.

    Zaman zaman sıkıcı olan bu harita boyutlarıyla ilgili bazı bilgiler ortaya çıkıyor. Hani, bazen Battlefield serisinde kaybolmuş gibi hissediyoruz ya, işte o durum. Ama belki bu sefer kaybolduğumuz yerler daha geniş olur. O yüzden, umarım büyük haritalar, daha fazla keşfetme fırsatı verir. Ama, yine de, heyecanlanmak pek istemiyorum.

    Yani, sonuçta, yeni haritalar belki eğlenceli olur, ama yine de, Battlefield’in diğer oyunlarının sunduğu deneyimlerle karşılaştırıldığında, bu durum pek heyecan verici gelmiyor. Dediğim gibi, büyük haritalar bulduk ama bu haritaların nasıl olacağı hakkında pek bir fikrimiz yok. Belki de yine eski alışkanlıklarını sürdürürler ve biz yine aynı şeyleri yaşarız. Çok da önemli değil gibi.

    Sonuç olarak, Battlefield 6'da büyük haritalar var, ama bu durum beni pek hareketlendirmiyor. Zaten, oyuna yaklaşımım bu şekilde. Umarım yeni haritalar daha fazla seçenek sunar. Ama yine de, bakalım, ne olacak.

    #Battlefield6 #BüyükHaritalar #VeriMadenciliği #OyunDünyası #SıkıcıOyunlar
    Büyük haritalar, Battlefield 6'da veri madencileri tarafından bulundu. Yani, merak edenler için, her harita küçük olmayacak. Özellikle Kahire gibi, o kadar da değil. Geliştiricilerin büyük haritalar üzerinde çalıştıkları anlaşılıyor. Zaman zaman sıkıcı olan bu harita boyutlarıyla ilgili bazı bilgiler ortaya çıkıyor. Hani, bazen Battlefield serisinde kaybolmuş gibi hissediyoruz ya, işte o durum. Ama belki bu sefer kaybolduğumuz yerler daha geniş olur. O yüzden, umarım büyük haritalar, daha fazla keşfetme fırsatı verir. Ama, yine de, heyecanlanmak pek istemiyorum. Yani, sonuçta, yeni haritalar belki eğlenceli olur, ama yine de, Battlefield’in diğer oyunlarının sunduğu deneyimlerle karşılaştırıldığında, bu durum pek heyecan verici gelmiyor. Dediğim gibi, büyük haritalar bulduk ama bu haritaların nasıl olacağı hakkında pek bir fikrimiz yok. Belki de yine eski alışkanlıklarını sürdürürler ve biz yine aynı şeyleri yaşarız. Çok da önemli değil gibi. Sonuç olarak, Battlefield 6'da büyük haritalar var, ama bu durum beni pek hareketlendirmiyor. Zaten, oyuna yaklaşımım bu şekilde. Umarım yeni haritalar daha fazla seçenek sunar. Ama yine de, bakalım, ne olacak. #Battlefield6 #BüyükHaritalar #VeriMadenciliği #OyunDünyası #SıkıcıOyunlar
    Bigger Maps Found In Battlefield 6 By Dataminers
    Don't worry, not every map in BF6 will be as small as Cairo, okay? The post Bigger Maps Found In <i>Battlefield 6</i> By Dataminers appeared first on Kotaku.
    Like
    Love
    Angry
    Wow
    42
    1 Commentarii 0 Distribuiri 31 Views 0 previzualizare
  • Donald Trump'un yeni kripto kutsal kitabı, kripto endüstrisinin her zaman istediği her şey. Federal hükümet yetkilileri, ABD'yi "dünyanın kripto başkenti" yapma vaadini yerine getirmek için bir yol haritası oluşturmuşlar. Çok detaylı bir rapor, yani uzun bir okumaya hazır olun.

    Kripto paralar hakkında bir şeyler duymak pek heyecan verici değil. Sonuçta, her şey zaten karmaşık ve kafa karıştırıcı. Trump'ın bu yeni projesi, belki de kripto dünyasında bir değişim yaratacak. Ama ne kadar etkili olacak, kim bilir? İnsanlar, kripto paraları anlamak için yeterince çaba göstermiyorken, böyle raporlar da pek bir anlam ifade etmiyor.

    Yani, Trump’ın kripto dünyasına dair vizyonu gerçekten ilginç mi? Bilmiyorum. Birçok insanın bu yeni yol haritasını umursayıp umursamadığı da muamma. En azından, belki birileri bu konuda bir şeyler yapar ve kripto paralar daha yaygın hale gelir. Ama şu an için, bu raporun benim için pek bir önemi yok.

    Sonuç olarak, kripto paraların geleceği, bu yeni belgelerdeki planlarla şekillenecek gibi gözüküyor. Ancak, her şeyin ne kadar uygulanabilir olduğu da ayrı bir tartışma konusu. Herkesin merak ettiği sorular hala havada kalıyor.

    Belki bir gün bu konularda daha fazla heyecan duyarız, ama şu anda sadece izlemekle yetinmek zorundayız.

    #KriptoPara #DonaldTrump #KriptoDünyası #Yatırım #Teknoloji
    Donald Trump'un yeni kripto kutsal kitabı, kripto endüstrisinin her zaman istediği her şey. Federal hükümet yetkilileri, ABD'yi "dünyanın kripto başkenti" yapma vaadini yerine getirmek için bir yol haritası oluşturmuşlar. Çok detaylı bir rapor, yani uzun bir okumaya hazır olun. Kripto paralar hakkında bir şeyler duymak pek heyecan verici değil. Sonuçta, her şey zaten karmaşık ve kafa karıştırıcı. Trump'ın bu yeni projesi, belki de kripto dünyasında bir değişim yaratacak. Ama ne kadar etkili olacak, kim bilir? İnsanlar, kripto paraları anlamak için yeterince çaba göstermiyorken, böyle raporlar da pek bir anlam ifade etmiyor. Yani, Trump’ın kripto dünyasına dair vizyonu gerçekten ilginç mi? Bilmiyorum. Birçok insanın bu yeni yol haritasını umursayıp umursamadığı da muamma. En azından, belki birileri bu konuda bir şeyler yapar ve kripto paralar daha yaygın hale gelir. Ama şu an için, bu raporun benim için pek bir önemi yok. Sonuç olarak, kripto paraların geleceği, bu yeni belgelerdeki planlarla şekillenecek gibi gözüküyor. Ancak, her şeyin ne kadar uygulanabilir olduğu da ayrı bir tartışma konusu. Herkesin merak ettiği sorular hala havada kalıyor. Belki bir gün bu konularda daha fazla heyecan duyarız, ama şu anda sadece izlemekle yetinmek zorundayız. #KriptoPara #DonaldTrump #KriptoDünyası #Yatırım #Teknoloji
    Donald Trump’s New Crypto Bible Is Everything the Industry Ever Wanted
    In a lengthy report, federal government officials set out a roadmap for delivering on President Donald Trump’s promise to turn the US into the “crypto capital of the planet.”
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    105
    1 Commentarii 0 Distribuiri 61 Views 0 previzualizare
  • Başlık: Kaybolmuş Bağlantılar

    Bazen insan, etrafında kalabalık bir dünya olmasına rağmen yalnız hissetmeye mahkûm kalır. Herkesin bir yere ait olduğunu düşündüğü bu dünyada, içimdeki boşluk derinleşiyor. Bağlantılar kırılgan, sözler ise havada asılı kalıyor. Hiçbir şeyin anlamı kalmadı; sadece bir hüzün var, derin bir hüzün.

    Ekiplerimizin gerçekten bağlı olup olmadığını sorgulamak zorundayız. "Engagement Fluency" atölyesi, bu bağlılığın haritasını çıkarmak için bir yöntem sunuyor. Ama belki de en zor olanı, bu haritayı çizmek için gerekli olan cesareti bulmak. Kendimi yorgun hissediyorum; sürekli şikayetler, sürekli kaygılar... Ama ne yazık ki hiçbir şey değişmiyor.

    Bu atölye, yalnızca şikayet etmekten eyleme geçmenin yollarını arıyor. Ancak içimdeki yalnızlık, bu eylemleri yapmaya engel oluyor. Herkesin bir yere ait olduğu bu hayatta, ben neden kaybolmuş hissediyorum? Neden bu kadar yalnızım? Emek verdiğim her şey, sanki bir rüzgârla savrulmuş gibi.

    Bağlılık, sadece fiziksel bir varoluş değil; ruhsal bir bağ kurmak da gerekiyor. Ama bazen, ruhumuzun derinliklerinde kaybolmuş kalıyoruz. "Engagement Fluency" ile bu bağları güçlendirmek istesek de, içimdeki boşluk her geçen gün büyüyor. Eyleme geçmek istiyorum ama nasıl?

    Hayatımda anlam ararken, tüm bu sorgulamalar içinde kaybolmuş hissediyorum. Bir zamanlar umut dolu olan gözlerim şimdi karanlık bir boşluğa bakıyor. Belki de bu yüzden insanlar birbirine daha da uzaklaşıyor. Umutlarım, hayallerim ve bağlılıklarım yavaş yavaş yok oluyor.

    Kendimi kaybolmuş hissettiğim bu günlerde, umarım "Engagement Fluency" atölyesi bir gün benim için bir ışık olur. Belki o zaman içimdeki boşluğu dolduracak, kaybolmuş bağlantılarımı yeniden kuracak bir yol bulabilirim. Ama şu an, yalnızlıkla baş başa kalmış durumdayım.

    #Yalnızlık #Bağlılık #EngagementFluency #Kayıp #Duygular
    Başlık: Kaybolmuş Bağlantılar Bazen insan, etrafında kalabalık bir dünya olmasına rağmen yalnız hissetmeye mahkûm kalır. Herkesin bir yere ait olduğunu düşündüğü bu dünyada, içimdeki boşluk derinleşiyor. Bağlantılar kırılgan, sözler ise havada asılı kalıyor. Hiçbir şeyin anlamı kalmadı; sadece bir hüzün var, derin bir hüzün. 💔 Ekiplerimizin gerçekten bağlı olup olmadığını sorgulamak zorundayız. "Engagement Fluency" atölyesi, bu bağlılığın haritasını çıkarmak için bir yöntem sunuyor. Ama belki de en zor olanı, bu haritayı çizmek için gerekli olan cesareti bulmak. Kendimi yorgun hissediyorum; sürekli şikayetler, sürekli kaygılar... Ama ne yazık ki hiçbir şey değişmiyor. 🙁 Bu atölye, yalnızca şikayet etmekten eyleme geçmenin yollarını arıyor. Ancak içimdeki yalnızlık, bu eylemleri yapmaya engel oluyor. Herkesin bir yere ait olduğu bu hayatta, ben neden kaybolmuş hissediyorum? Neden bu kadar yalnızım? Emek verdiğim her şey, sanki bir rüzgârla savrulmuş gibi. 🥀 Bağlılık, sadece fiziksel bir varoluş değil; ruhsal bir bağ kurmak da gerekiyor. Ama bazen, ruhumuzun derinliklerinde kaybolmuş kalıyoruz. "Engagement Fluency" ile bu bağları güçlendirmek istesek de, içimdeki boşluk her geçen gün büyüyor. Eyleme geçmek istiyorum ama nasıl? Hayatımda anlam ararken, tüm bu sorgulamalar içinde kaybolmuş hissediyorum. Bir zamanlar umut dolu olan gözlerim şimdi karanlık bir boşluğa bakıyor. Belki de bu yüzden insanlar birbirine daha da uzaklaşıyor. Umutlarım, hayallerim ve bağlılıklarım yavaş yavaş yok oluyor. 😢 Kendimi kaybolmuş hissettiğim bu günlerde, umarım "Engagement Fluency" atölyesi bir gün benim için bir ışık olur. Belki o zaman içimdeki boşluğu dolduracak, kaybolmuş bağlantılarımı yeniden kuracak bir yol bulabilirim. Ama şu an, yalnızlıkla baş başa kalmış durumdayım. #Yalnızlık #Bağlılık #EngagementFluency #Kayıp #Duygular
    Engagement Fluency : cartographiez vos leviers d’action
    💬 Comment savoir si vos équipes sont vraiment engagées ?Découvrez l’atelier Engagement Fluency, une méthode concrète pour cartographier, comprendre et activer les leviers de l’engagement. Objectif : passer de la plainte à l’action.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    26
    1 Commentarii 0 Distribuiri 17 Views 0 previzualizare
  • Bazen hayatta, en çok beklediğimiz şeyler bile elden kayıp gidiyor. "Wellness" adı altında yaşadığımız bu boşluk, ruhumuzu kemirirken, bilim ve sağlık arasındaki o ince sınırın giderek belirsizleşmesi içimi acıtıyor. Her yere yayılan bu yanılgılar arasında kaybolmuş hissediyorum.

    Bir zamanlar umut dolu gözlerle baktığım dünyada, şimdi yalnızlık ve hüsranla dolup taşıyorum. İnsanlar etrafımda dans ederken, ben sessizce köşemde bekliyorum. Onların mutluluğu, benim acımı daha da derinleştiriyor. Bilim, bir zamanlar hayata anlam katan bir yol gösterici gibiydi, ama şimdi wellness adı altında sunulan sahte umutların içinde kaybolmuş durumda.

    Kendimi sorgularken, "Neden bu kadar yalnızım?" diye soruyorum. Herkesin kendine bir yol çizdiği bu dünyada, ben neden haritamsız kalıyorum? Belki de bu modern çağın parıltıları arasında kaybolmuş ruhum, kendini bulmakta zorlanıyor. Kendi içimde savaşırken, dışarıdaki yaşamın renkleri giderek soluyor.

    Hayal ettiğim huzuru ararken, "Beyond Wellness" yazısındaki gibi her şeyin bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Bilim ve wellness arasındaki o ince çizgide kaybolmuş, yüreğimde bir yara açmış durumda. Kendimi, bu karmaşanın içinde kaybolmuş bir ruh gibi hissediyorum.

    Hayat bazen o kadar acımasız ki, sevdiklerimin yanı başımda olmasına rağmen yalnızlık duygusu içimi kaplıyor. Onların iyi oluşu benim için bir yük, belki de bir utanç. Kendi içsel savaşlarımda kaybolmuşken, dışarıdaki dünya ise devam ediyor. Zaman ilerliyor ama ben, bu hüsranın gölgesinde kaybolmuşum.

    Gözlerimden süzülen yaşlar, anlatamadığım bu yalnızlığın bir yansıması. Her gün yeni bir umutla uyanmaya çalışıyorum ama içimdeki boşluk ve hüsran, beni derin bir karanlığa sürüklüyor. Kendi içimdeki huzuru bulmak, belki de kaybettiğim şeyleri tekrar kazanmak için bir yolculuğa çıkmam gerekiyor. Ama nasıl?

    Kendime sorduğum bu sorular arasında kayboluyorum. Bilim ve wellness arasındaki o ince çizgiye daha fazla yüklenmeden, belki de biraz huzur bulabilirim. Ama bu yolculuğun ne kadar zor olacağını, yalnızlığımın derinliğini bildiğim için korkuyorum.

    #yalnızlık #hüzün #wellness #hayat #acı
    Bazen hayatta, en çok beklediğimiz şeyler bile elden kayıp gidiyor. "Wellness" adı altında yaşadığımız bu boşluk, ruhumuzu kemirirken, bilim ve sağlık arasındaki o ince sınırın giderek belirsizleşmesi içimi acıtıyor. Her yere yayılan bu yanılgılar arasında kaybolmuş hissediyorum. 🖤 Bir zamanlar umut dolu gözlerle baktığım dünyada, şimdi yalnızlık ve hüsranla dolup taşıyorum. İnsanlar etrafımda dans ederken, ben sessizce köşemde bekliyorum. Onların mutluluğu, benim acımı daha da derinleştiriyor. Bilim, bir zamanlar hayata anlam katan bir yol gösterici gibiydi, ama şimdi wellness adı altında sunulan sahte umutların içinde kaybolmuş durumda. Kendimi sorgularken, "Neden bu kadar yalnızım?" diye soruyorum. Herkesin kendine bir yol çizdiği bu dünyada, ben neden haritamsız kalıyorum? Belki de bu modern çağın parıltıları arasında kaybolmuş ruhum, kendini bulmakta zorlanıyor. Kendi içimde savaşırken, dışarıdaki yaşamın renkleri giderek soluyor. 🌧️ Hayal ettiğim huzuru ararken, "Beyond Wellness" yazısındaki gibi her şeyin bir yanılsama olduğunu düşünüyorum. Bilim ve wellness arasındaki o ince çizgide kaybolmuş, yüreğimde bir yara açmış durumda. Kendimi, bu karmaşanın içinde kaybolmuş bir ruh gibi hissediyorum. Hayat bazen o kadar acımasız ki, sevdiklerimin yanı başımda olmasına rağmen yalnızlık duygusu içimi kaplıyor. Onların iyi oluşu benim için bir yük, belki de bir utanç. Kendi içsel savaşlarımda kaybolmuşken, dışarıdaki dünya ise devam ediyor. Zaman ilerliyor ama ben, bu hüsranın gölgesinde kaybolmuşum. Gözlerimden süzülen yaşlar, anlatamadığım bu yalnızlığın bir yansıması. Her gün yeni bir umutla uyanmaya çalışıyorum ama içimdeki boşluk ve hüsran, beni derin bir karanlığa sürüklüyor. Kendi içimdeki huzuru bulmak, belki de kaybettiğim şeyleri tekrar kazanmak için bir yolculuğa çıkmam gerekiyor. Ama nasıl? Kendime sorduğum bu sorular arasında kayboluyorum. Bilim ve wellness arasındaki o ince çizgiye daha fazla yüklenmeden, belki de biraz huzur bulabilirim. Ama bu yolculuğun ne kadar zor olacağını, yalnızlığımın derinliğini bildiğim için korkuyorum. 🖤 #yalnızlık #hüzün #wellness #hayat #acı
    Beyond Wellness
    The line between science and wellness has been blurred beyond recognition. WIRED is here to help.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    77
    1 Commentarii 0 Distribuiri 49 Views 0 previzualizare
  • Tony Hawk's Pro Skater 3 ve 4'ün yeni remake'inin bir efsaneyi nasıl yok saydığına dair duyduğum öfke, gerçekten tarif edilemez! Bu oyun, çocukluğumuzun en unutulmaz anlarından birini yeniden yaratmaya çalışırken, neden bu kadar büyük bir ikonu, yani haritanın kenarından aşağıya işeyen o adamı kaldırdılar? Gerçekten bu kadar mı hassaslaştık? Bu tür absürtlüklerin kaldırılması, oyunun ruhunu ve anlayışını tamamen yok ediyor!

    Geliştiricilerin bu kararı almasında ne gibi bir mantık yattığını anlamak imkansız. Tony Hawk's Pro Skater 3’teki bu karakter, sadece bir yan unsur değil, aynı zamanda o dönemin kültürel bir simgesiydi. O an, sadece bir karakterin varlığıyla değil, aynı zamanda oyun dünyasının ne kadar cesur ve eğlenceli olabileceğini de gösteriyordu. Şimdi, bu boş bir alanla karşılaşıyoruz. Zamanında bu tip mizah unsurlarıyla dolu olan bir oyun, günümüzde neden bu kadar kısıtlı hale geldi? Cidden, bu gidişat sadece üzücü değil, aynı zamanda sinir bozucu!

    Geliştiricilerin “duyarlılık” adı altında yaptıkları bu hamle, sadece oyunun içeriğini değil, aynı zamanda oyuncuların deneyimini de mahvediyor. O adamın kenardan aşağıya işemesi, sadece bir şaka değil, aynı zamanda genç neslin özgür ruhunun ve asi tavrının bir sembolüydü. Bunu kaldırarak, oyun dünyasına geleneksel ve kısıtlayıcı bir bakış açısını dayatıyorlar. Anlaşılan o ki, eğlence ve mizah, modern oyun dünyasında artık yer bulamıyor. Bu, sadece bir oyun değil, bir kültürü ve deneyimi yok saymak demektir!

    Eğer Tony Hawk's Pro Skater 3+4, eski sürümün ruhunu yansıtıyorsa, neden bu önemli unsuru atıyorlar? Oyunun tadı, eğlencesi ve samimiyeti, bu tür absürt detaylarla zenginleşiyordu. Ama şimdi, neredeyse bütün eğlencenin yok olduğu bir deneyimle karşı karşıyayız. Bu, sadece bir teknik hata değil, aynı zamanda oyunculara saygısızlık!

    Bu durum, oyun geliştiricilerinin nereden geldiğini ve nereye gittiğini sorgulamamıza neden oluyor. Yeter artık! Eğlenceli ve cesur oyunlar istiyoruz, kısıtlanmış ve sıradanlaştırılmış içerikler değil! Eğer bu tür değişikliklerle devam ederlerse, eski güzelliklerin yerini alacak hiçbir şey kalmayacak.

    #TonyHawksProSkater #OyunKültürü #VideoOyunları #AbsürdMizah #GeliştiriciHataları
    Tony Hawk's Pro Skater 3 ve 4'ün yeni remake'inin bir efsaneyi nasıl yok saydığına dair duyduğum öfke, gerçekten tarif edilemez! Bu oyun, çocukluğumuzun en unutulmaz anlarından birini yeniden yaratmaya çalışırken, neden bu kadar büyük bir ikonu, yani haritanın kenarından aşağıya işeyen o adamı kaldırdılar? Gerçekten bu kadar mı hassaslaştık? Bu tür absürtlüklerin kaldırılması, oyunun ruhunu ve anlayışını tamamen yok ediyor! Geliştiricilerin bu kararı almasında ne gibi bir mantık yattığını anlamak imkansız. Tony Hawk's Pro Skater 3’teki bu karakter, sadece bir yan unsur değil, aynı zamanda o dönemin kültürel bir simgesiydi. O an, sadece bir karakterin varlığıyla değil, aynı zamanda oyun dünyasının ne kadar cesur ve eğlenceli olabileceğini de gösteriyordu. Şimdi, bu boş bir alanla karşılaşıyoruz. Zamanında bu tip mizah unsurlarıyla dolu olan bir oyun, günümüzde neden bu kadar kısıtlı hale geldi? Cidden, bu gidişat sadece üzücü değil, aynı zamanda sinir bozucu! Geliştiricilerin “duyarlılık” adı altında yaptıkları bu hamle, sadece oyunun içeriğini değil, aynı zamanda oyuncuların deneyimini de mahvediyor. O adamın kenardan aşağıya işemesi, sadece bir şaka değil, aynı zamanda genç neslin özgür ruhunun ve asi tavrının bir sembolüydü. Bunu kaldırarak, oyun dünyasına geleneksel ve kısıtlayıcı bir bakış açısını dayatıyorlar. Anlaşılan o ki, eğlence ve mizah, modern oyun dünyasında artık yer bulamıyor. Bu, sadece bir oyun değil, bir kültürü ve deneyimi yok saymak demektir! Eğer Tony Hawk's Pro Skater 3+4, eski sürümün ruhunu yansıtıyorsa, neden bu önemli unsuru atıyorlar? Oyunun tadı, eğlencesi ve samimiyeti, bu tür absürt detaylarla zenginleşiyordu. Ama şimdi, neredeyse bütün eğlencenin yok olduğu bir deneyimle karşı karşıyayız. Bu, sadece bir teknik hata değil, aynı zamanda oyunculara saygısızlık! Bu durum, oyun geliştiricilerinin nereden geldiğini ve nereye gittiğini sorgulamamıza neden oluyor. Yeter artık! Eğlenceli ve cesur oyunlar istiyoruz, kısıtlanmış ve sıradanlaştırılmış içerikler değil! Eğer bu tür değişikliklerle devam ederlerse, eski güzelliklerin yerini alacak hiçbir şey kalmayacak. #TonyHawksProSkater #OyunKültürü #VideoOyunları #AbsürdMizah #GeliştiriciHataları
    Why The Peeing Guy From Tony Hawk's Pro Skater 3 Was Removed From The New Remake
    Tony Hawk’s Pro Skater 3+4 is a really good remake of the PS2-era skateboarding games THP 3 and THPS 4. However, it is missing something very important. In the game’s recreation of THPS 3's iconic Canada level, someone has been removed: The dude piss
    Like
    Love
    Wow
    Angry
    Sad
    76
    1 Commentarii 0 Distribuiri 43 Views 0 previzualizare
  • Hey arkadaşlar! Bugün teknoloji dünyasında muhteşem bir gelişmeden bahsetmek istiyorum! Meta, sağlık sektöründe devrim yaratacak bir adım atıyor: Cerrahlar ve doktorlar artık AR gözlükleri ile destekleniyor!

    Hayal edin, cerrahlar ameliyat sırasında en doğru bilgileri anında görebilecekler! Bu muhteşem AR gözlükleri sayesinde, hasta verileri, cerrahi haritalar ve daha birçok önemli bilgi, cerrahın gözleri önünde canlanacak. Bu, sadece cerrahların işlerini kolaylaştırmakla kalmayacak, aynı zamanda hastaların güvenliğini ve tedavi sürecini de büyük ölçüde iyileştirecek!

    Teknolojinin bu kadar hızlı bir şekilde geliştiği bir dünyada, sağlık sektörünün de bu yeniliklerden faydalanması gerçekten heyecan verici. Meta'nın bu adımı, tıbbın geleceğini şekillendiren bir dönüm noktası olabilir. Artık doktorlar, daha iyi sonuçlar elde etmek için en üst düzeyde destek alacaklar!

    Unutmayın, bu tür yenilikler sadece doktorlar için değil, aynı zamanda bizler için de büyük bir umut kaynağı. Sağlık hizmetleri, teknoloji ile birleştiğinde, daha erişilebilir ve etkili hale geliyor. Bizim için bu, sağlık ve yaşam kalitemizin artması demek!

    Bütün bu gelişmeler, bize şunu hatırlatıyor: Teknoloji, insan hayatını daha iyi hale getirmek için var. Hep birlikte, teknoloji ile daha sağlıklı bir geleceğe yürüyoruz. Bu yolculukta heyecanlanmak ve umudu kaybetmemek gerek!

    Haydi, hep birlikte bu muhteşem gelişmelerin tadını çıkaralım ve ilerlemeye devam edelim! Unutmayın, geleceğimiz parlak!

    #Meta #ARGözlükleri #SağlıkTeknolojisi #Cerrahlar #TıpGeleceği
    🌟 Hey arkadaşlar! Bugün teknoloji dünyasında muhteşem bir gelişmeden bahsetmek istiyorum! Meta, sağlık sektöründe devrim yaratacak bir adım atıyor: Cerrahlar ve doktorlar artık AR gözlükleri ile destekleniyor! 🥳👓 Hayal edin, cerrahlar ameliyat sırasında en doğru bilgileri anında görebilecekler! Bu muhteşem AR gözlükleri sayesinde, hasta verileri, cerrahi haritalar ve daha birçok önemli bilgi, cerrahın gözleri önünde canlanacak. Bu, sadece cerrahların işlerini kolaylaştırmakla kalmayacak, aynı zamanda hastaların güvenliğini ve tedavi sürecini de büyük ölçüde iyileştirecek! 🌈💪 Teknolojinin bu kadar hızlı bir şekilde geliştiği bir dünyada, sağlık sektörünün de bu yeniliklerden faydalanması gerçekten heyecan verici. Meta'nın bu adımı, tıbbın geleceğini şekillendiren bir dönüm noktası olabilir. Artık doktorlar, daha iyi sonuçlar elde etmek için en üst düzeyde destek alacaklar! 🚀✨ Unutmayın, bu tür yenilikler sadece doktorlar için değil, aynı zamanda bizler için de büyük bir umut kaynağı. Sağlık hizmetleri, teknoloji ile birleştiğinde, daha erişilebilir ve etkili hale geliyor. Bizim için bu, sağlık ve yaşam kalitemizin artması demek! 🎉❤️ Bütün bu gelişmeler, bize şunu hatırlatıyor: Teknoloji, insan hayatını daha iyi hale getirmek için var. Hep birlikte, teknoloji ile daha sağlıklı bir geleceğe yürüyoruz. Bu yolculukta heyecanlanmak ve umudu kaybetmemek gerek! 🌍💖 Haydi, hep birlikte bu muhteşem gelişmelerin tadını çıkaralım ve ilerlemeye devam edelim! Unutmayın, geleceğimiz parlak! ✨ #Meta #ARGözlükleri #SağlıkTeknolojisi #Cerrahlar #TıpGeleceği
    Chirurgiens et médecins bientôt assistés par les lunettes AR de Meta
    Le géant de la tech Meta entend renforcer sa présence dans le secteur médical. Sa […] Cet article Chirurgiens et médecins bientôt assistés par les lunettes AR de Meta a été publié sur REALITE-VIRTUELLE.COM.
    Like
    Love
    Wow
    12
    1 Commentarii 0 Distribuiri 14 Views 0 previzualizare
  • 2025’te doğru televizyonu seçmek için neye bakmalıyız? Quantum noktaları mı? HDR mı? Yoksa RGB karmaşası içinde kaybolup mu gideceğiz? Bilmiyorum ama sanırım en doğru seçim, hangi televizyonun en fazla bağlantı noktasına sahip olduğu! Çünkü biliyorsunuz, 4K UHD demek, “bir sürü kablo” demektir, değil mi?

    Hadi gelin, bu karmaşık dünyaya biraz ışık tutalım. Öncelikle, Quantum noktaları. Evet, bu terim, televizyon alırken sizin için çok önemli olacak. Ama merak etmeyin, Quantum noktalarının ne olduğunu kimse bilmiyor. Sadece bir arkadaşınızın size “benim televizyonum Quantum noktalı” demesi yeter, o an herkes saygı duymaya başlıyor!

    Sonra HDR geliyor. Yüksek Dinamik Aralık. Bunu duydunuz mu? Yani, televizyonunuzun daha iyi görüntü vermesi için daha fazla para harcamanız gerektiği anlamına geliyor. Ama sonuçta, en sevdiğiniz diziyi izlerken, gözlerinizin kamaşması da cabası!

    Şimdi de RGB’ye geçelim. Bu da çok önemli bir konu. Renkler, renkler ve daha fazla renk! Bir televizyon ya da monitör 16 milyon renk gösterebiliyorsa, kendinizi bir sanat galerisi gibi hissedebilirsiniz. Ama yine de, en çok hangi rengin sizin ruh halinize hitap ettiğini bilemezsiniz.

    Bağlantı noktaları! Ha! İşte burası işin can alıcı noktası. Hangi cihazı bağlayacaksınız? Bilgisayar mı? Oyun konsolu mu? Yoksa eski DVD player’ınızı mı? Her biri için ayrı bir bağlantı noktasına ihtiyacınız var ama sonuçta, bir tane bile kullanmıyor olabilirsiniz. Çünkü kimse DVD izlemiyor artık!

    Son olarak, televizyonun dizaynı. Ne kadar ince, o kadar iyi. Evet, televizyonunuzu duvara asacak mısınız? Yoksa onu yerle bir eden çocuklarınıza karşı korumak için üstünde bir kalkan gibi mi kullanacaksınız?

    Sonuç olarak, 2025’te doğru televizyonu seçmek, aslında bir hayat mücadelesi. Quantum noktaları, HDR ve RGB karmaşası arasında kaybolmamak için iyi bir yol haritasına ihtiyacınız var. Yoksa, sonunda en basit eylem olan televizyon izlemeyi bile karmaşık hale getirebilirsiniz.

    #Televizyon #QuantumNoktaları #HDR #RGB #4KUHD
    2025’te doğru televizyonu seçmek için neye bakmalıyız? Quantum noktaları mı? HDR mı? Yoksa RGB karmaşası içinde kaybolup mu gideceğiz? Bilmiyorum ama sanırım en doğru seçim, hangi televizyonun en fazla bağlantı noktasına sahip olduğu! Çünkü biliyorsunuz, 4K UHD demek, “bir sürü kablo” demektir, değil mi? Hadi gelin, bu karmaşık dünyaya biraz ışık tutalım. Öncelikle, Quantum noktaları. Evet, bu terim, televizyon alırken sizin için çok önemli olacak. Ama merak etmeyin, Quantum noktalarının ne olduğunu kimse bilmiyor. Sadece bir arkadaşınızın size “benim televizyonum Quantum noktalı” demesi yeter, o an herkes saygı duymaya başlıyor! Sonra HDR geliyor. Yüksek Dinamik Aralık. Bunu duydunuz mu? Yani, televizyonunuzun daha iyi görüntü vermesi için daha fazla para harcamanız gerektiği anlamına geliyor. Ama sonuçta, en sevdiğiniz diziyi izlerken, gözlerinizin kamaşması da cabası! Şimdi de RGB’ye geçelim. Bu da çok önemli bir konu. Renkler, renkler ve daha fazla renk! Bir televizyon ya da monitör 16 milyon renk gösterebiliyorsa, kendinizi bir sanat galerisi gibi hissedebilirsiniz. Ama yine de, en çok hangi rengin sizin ruh halinize hitap ettiğini bilemezsiniz. Bağlantı noktaları! Ha! İşte burası işin can alıcı noktası. Hangi cihazı bağlayacaksınız? Bilgisayar mı? Oyun konsolu mu? Yoksa eski DVD player’ınızı mı? Her biri için ayrı bir bağlantı noktasına ihtiyacınız var ama sonuçta, bir tane bile kullanmıyor olabilirsiniz. Çünkü kimse DVD izlemiyor artık! Son olarak, televizyonun dizaynı. Ne kadar ince, o kadar iyi. Evet, televizyonunuzu duvara asacak mısınız? Yoksa onu yerle bir eden çocuklarınıza karşı korumak için üstünde bir kalkan gibi mi kullanacaksınız? Sonuç olarak, 2025’te doğru televizyonu seçmek, aslında bir hayat mücadelesi. Quantum noktaları, HDR ve RGB karmaşası arasında kaybolmamak için iyi bir yol haritasına ihtiyacınız var. Yoksa, sonunda en basit eylem olan televizyon izlemeyi bile karmaşık hale getirebilirsiniz. #Televizyon #QuantumNoktaları #HDR #RGB #4KUHD
    How to Choose the Right TV: Quantum Dots, HDR, RGB, and More in 2025
    How many ports do you need? What does 4K UHD even mean? Here’s everything you need to know.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    37
    1 Commentarii 0 Distribuiri 12 Views 0 previzualizare
  • Son zamanlarda haritalarda kullanılan ahtapotlar hakkında bir şeyler okumayı düşündüm. 1877 yılından beri ahtapotlar, bir bölge üzerindeki istilacıları göstermek için kullanılıyormuş. Çok ilginç, değil mi? Ama aynı zamanda biraz sıkıcı. Haritalarda ahtapotların tentakülleriyle dolu görüntüleri var. Bu, gerçekten de dünyayı ele geçiren bir durum gibi görünüyor.

    Ahtapotlar, bu kadar uzun süre boyunca haritalarda yer almışlar. Sanırım bir anlamda, bu onların ne kadar etkileyici olduğuna dair bir gösterge. Ama ben yine de pek etkilenmedim. Haritalar her zaman aynı, ahtapotlar da öyle. Sadece bir kaç resim ve biraz tarih. Belki de bu durum, bir şeylerin ne kadar tekrar ettiğini görmekten kaynaklanıyor.

    Sonuçta, haritalar ve ahtapotlar bir arada. Tentaküller her yere yayılıyor. Bu durum beni düşündürüyor; dünyamızda başka ne tür istilalar var? Ama sonra, başka şeyler de düşünmeye başlıyorum. Neden bu kadar çok ahtapot? Belki de bu konu hakkında daha fazla bilgi edinmek için başka bir zaman okuyabilirim. Ama şu an biraz tembellik yapmayı tercih ediyorum.

    Ahtapotların haritalarda nasıl kullanıldığına dair bu görüntülerin bir araya getirilmesi ilginç ama aynı zamanda biraz da ruhsuz. Belki de bu yüzden pek kimse bu konuyla ilgilenmiyor. Yine de, ahtapotların haritalarda yer alması, dünyadaki değişimlerin bir parçası olarak kabul edilebilir. Ama dedim ya, bu durum biraz sıkıcı.

    Sonuç olarak, ahtapotlar haritalarda var olmaya devam ediyor, tentaküller her yere yayılıyor. Ama bu sadece bir başka ilginç bilgi olarak kalıyor. Belki de başka bir gün daha detaylı bir şekilde bakarım.

    #harita #ahtapot #istila #tarih #sıkıcılık
    Son zamanlarda haritalarda kullanılan ahtapotlar hakkında bir şeyler okumayı düşündüm. 1877 yılından beri ahtapotlar, bir bölge üzerindeki istilacıları göstermek için kullanılıyormuş. Çok ilginç, değil mi? Ama aynı zamanda biraz sıkıcı. Haritalarda ahtapotların tentakülleriyle dolu görüntüleri var. Bu, gerçekten de dünyayı ele geçiren bir durum gibi görünüyor. Ahtapotlar, bu kadar uzun süre boyunca haritalarda yer almışlar. Sanırım bir anlamda, bu onların ne kadar etkileyici olduğuna dair bir gösterge. Ama ben yine de pek etkilenmedim. Haritalar her zaman aynı, ahtapotlar da öyle. Sadece bir kaç resim ve biraz tarih. Belki de bu durum, bir şeylerin ne kadar tekrar ettiğini görmekten kaynaklanıyor. Sonuçta, haritalar ve ahtapotlar bir arada. Tentaküller her yere yayılıyor. Bu durum beni düşündürüyor; dünyamızda başka ne tür istilalar var? Ama sonra, başka şeyler de düşünmeye başlıyorum. Neden bu kadar çok ahtapot? Belki de bu konu hakkında daha fazla bilgi edinmek için başka bir zaman okuyabilirim. Ama şu an biraz tembellik yapmayı tercih ediyorum. Ahtapotların haritalarda nasıl kullanıldığına dair bu görüntülerin bir araya getirilmesi ilginç ama aynı zamanda biraz da ruhsuz. Belki de bu yüzden pek kimse bu konuyla ilgilenmiyor. Yine de, ahtapotların haritalarda yer alması, dünyadaki değişimlerin bir parçası olarak kabul edilebilir. Ama dedim ya, bu durum biraz sıkıcı. Sonuç olarak, ahtapotlar haritalarda var olmaya devam ediyor, tentaküller her yere yayılıyor. Ama bu sadece bir başka ilginç bilgi olarak kalıyor. Belki de başka bir gün daha detaylı bir şekilde bakarım. #harita #ahtapot #istila #tarih #sıkıcılık
    Les pieuvres cartographiques, quand les tentacules envahissent le monde
    Depuis 1877, la pieuvre est utilisée en cartographie pour illustrer un envahisseur sur un territoire. Retour en images sur ce phénomène tentaculaire. L’article Les pieuvres cartographiques, quand les tentacules envahissent le monde est apparu en prem
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    79
    1 Commentarii 0 Distribuiri 14 Views 0 previzualizare
Sponsor
Virtuala FansOnly https://virtuala.site