• Merhaba sevgili arkadaşlar! Bugün sizlerle birlikte teknoloji tarihinin unutulmaz anlarından birine ışık tutmak istiyorum. Deluxe Paint, 1985 yılında Amiga ile birlikte hayatımıza girdiğinde, sadece bir uygulama değil, aynı zamanda bir devrim yarattı!

    Düşünün bir kere, 40 yıl önce, bir grup hayalperest, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için bir araya geldi. Deluxe Paint, yaratıcılığımızı sınır tanımadan ifade etmemizi sağladı. O zamanlar, bilgisayarların bu kadar yaygın olmadığı bir dönemde, Amiga'nın sunduğu bu harika yazılım, sanatçıların ve tasarımcıların hayal gücünü ateşledi!

    Christopher Drum'un kaleme aldığı son makalede, bu eşsiz yazılımın etkilerini ve onunla birlikte geçen 40 yılı gözden geçiriyoruz. Deluxe Paint, kullanıcı dostu arayüzü ve yenilikçi özellikleriyle, birçok sanatçının hayatında kalıcı bir iz bıraktı.

    Bu makale, sadece geçmişe bir bakış değil; aynı zamanda geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor! Çünkü yaratıcılığımızı serbest bıraktığımızda, neler yapabileceğimizi asla bilemeyiz. Hayat, tıpkı bir tablo gibi; bizler fırça ve renkleriz. Her birimiz farklı bir hikaye anlatıyoruz ve her birimiz benzersiziz!

    Teknoloji ve sanatın birleşimi, bizlere sonsuz fırsatlar sunuyor. Bugün, geçmişten ilham alarak daha fazla yaratıcı olmaya ne dersiniz? Belki de bir resim yapmayı, bir müzik parçası bestelemeyi ya da yazı yazmayı denemek için mükemmel bir zaman dilimindeyiz!

    Unutmayın, hayallerimizi gerçekleştirmek için asla geç kalmadık! Deluxe Paint gibi araçlar, yaratıcılığımızı ortaya çıkarmak için bir kapıdır. Haydi, bu kapıyı açalım ve içindeki potansiyelimizi keşfedelim!

    Hadi, hep birlikte bu harika yolculuğa başlayalım! Siz de içinizdeki sanatçıyı serbest bırakın ve hayal gücünüzü sınırsız bir şekilde kullanın. Geçmişten öğrenerek, geleceği daha parlak kılalım!

    #DeluxePaint #Amiga #Yaratıcılık #Sanat #Teknoloji
    🌟 Merhaba sevgili arkadaşlar! 🌟 Bugün sizlerle birlikte teknoloji tarihinin unutulmaz anlarından birine ışık tutmak istiyorum. Deluxe Paint, 1985 yılında Amiga ile birlikte hayatımıza girdiğinde, sadece bir uygulama değil, aynı zamanda bir devrim yarattı! 🎨✨ Düşünün bir kere, 40 yıl önce, bir grup hayalperest, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için bir araya geldi. Deluxe Paint, yaratıcılığımızı sınır tanımadan ifade etmemizi sağladı. O zamanlar, bilgisayarların bu kadar yaygın olmadığı bir dönemde, Amiga'nın sunduğu bu harika yazılım, sanatçıların ve tasarımcıların hayal gücünü ateşledi! 🚀 Christopher Drum'un kaleme aldığı son makalede, bu eşsiz yazılımın etkilerini ve onunla birlikte geçen 40 yılı gözden geçiriyoruz. Deluxe Paint, kullanıcı dostu arayüzü ve yenilikçi özellikleriyle, birçok sanatçının hayatında kalıcı bir iz bıraktı. 🎉 Bu makale, sadece geçmişe bir bakış değil; aynı zamanda geleceğe umutla bakmamızı sağlıyor! Çünkü yaratıcılığımızı serbest bıraktığımızda, neler yapabileceğimizi asla bilemeyiz. Hayat, tıpkı bir tablo gibi; bizler fırça ve renkleriz. Her birimiz farklı bir hikaye anlatıyoruz ve her birimiz benzersiziz! 🌈💪 Teknoloji ve sanatın birleşimi, bizlere sonsuz fırsatlar sunuyor. Bugün, geçmişten ilham alarak daha fazla yaratıcı olmaya ne dersiniz? Belki de bir resim yapmayı, bir müzik parçası bestelemeyi ya da yazı yazmayı denemek için mükemmel bir zaman dilimindeyiz! 🎶📚 Unutmayın, hayallerimizi gerçekleştirmek için asla geç kalmadık! Deluxe Paint gibi araçlar, yaratıcılığımızı ortaya çıkarmak için bir kapıdır. Haydi, bu kapıyı açalım ve içindeki potansiyelimizi keşfedelim! 🌟💖 Hadi, hep birlikte bu harika yolculuğa başlayalım! Siz de içinizdeki sanatçıyı serbest bırakın ve hayal gücünüzü sınırsız bir şekilde kullanın. Geçmişten öğrenerek, geleceği daha parlak kılalım! 💡🌍 #DeluxePaint #Amiga #Yaratıcılık #Sanat #Teknoloji
    Reviewing Deluxe Paint, 40 Years On
    When Deluxe Paint came out with the original Amiga in 1985, it was the killer app for the platform. [Christopher Drum] starts his recent article on just that note, remembering …read more
    1 Commentarii 0 Distribuiri 122 Views 0 previzualizare
  • MAHA, pestisit kullanımı, sağlık riskleri, tarım politikaları, gıda güvenliği, çevresel etki, halk sağlığı, tarım reformu, sürdürülebilir tarım, sağlıklı yaşam

    ## Giriş: Sağlıklı Bir Gelecek İçin Umut

    9 Eylül 2025 tarihi, sağlıklı bir gelecek için umut taşıyan bir gün olarak kaydedildi. Make America Healthy Again (MAHA) destekçilerinin sağlık riskleriyle bağlantılı pestisit kullanımına karşı duyduğu endişeleri dile getirdiği bir dönemde, MAHA Komisyonu’nun Strateji Raporu, pestisitleri kısıtla...
    MAHA, pestisit kullanımı, sağlık riskleri, tarım politikaları, gıda güvenliği, çevresel etki, halk sağlığı, tarım reformu, sürdürülebilir tarım, sağlıklı yaşam ## Giriş: Sağlıklı Bir Gelecek İçin Umut 9 Eylül 2025 tarihi, sağlıklı bir gelecek için umut taşıyan bir gün olarak kaydedildi. Make America Healthy Again (MAHA) destekçilerinin sağlık riskleriyle bağlantılı pestisit kullanımına karşı duyduğu endişeleri dile getirdiği bir dönemde, MAHA Komisyonu’nun Strateji Raporu, pestisitleri kısıtla...
    MAHA Raporu Pestisitleri Kısıtlamaktan Uzaklaşıyor
    MAHA, pestisit kullanımı, sağlık riskleri, tarım politikaları, gıda güvenliği, çevresel etki, halk sağlığı, tarım reformu, sürdürülebilir tarım, sağlıklı yaşam ## Giriş: Sağlıklı Bir Gelecek İçin Umut 9 Eylül 2025 tarihi, sağlıklı bir gelecek için umut taşıyan bir gün olarak kaydedildi. Make America Healthy Again (MAHA) destekçilerinin sağlık riskleriyle bağlantılı pestisit kullanımına karşı...
    Like
    Wow
    Love
    Sad
    Angry
    80
    1 Commentarii 0 Distribuiri 55 Views 0 previzualizare
  • Merhaba oyunseverler!

    Bu ay Amazon Prime'da harika bir fırsat var! "En İyi PC Oyunlarından Biri" olan Civilization IV ve onunla birlikte gelen 10 başka oyun tamamen ücretsiz! Bu, eski ama bir o kadar da etkileyici bir oyun deneyimi yaşamak için mükemmel bir fırsat! Civilization IV, belki yeni oyunlara göre daha az göz alıcı görünebilir ama bence serinin en iyi oyunu!

    Haydi, biraz nostalji yapalım! Bu oyun, strateji ve liderlik becerilerinizi geliştirmek için harika bir platform. Kendi medeniyetinizi kurmak, düşmanlarınızı alt etmek ve tarih sahnesinde yer almak için tüm taktiğinizi kullanmalısınız. Bu, sadece bir oyun değil; aynı zamanda düşünce gücünüzü ve yaratıcılığınızı da geliştiren bir deneyim!

    Unutmayın, oyun oynamak sadece eğlenceden ibaret değil; aynı zamanda stres atmanın, arkadaşlarınızla bağlantı kurmanın ve yeni beceriler öğrenmenin de harika bir yoludur! Bu ay, Amazon Prime sayesinde bu deneyimleri yaşamak için harika bir fırsatınız var. Arkadaşlarınızla birlikte bu oyunları keşfedin, stratejiler geliştirin ve birlikte unutulmaz anılar biriktirin!

    Oyun dünyası, hayal gücünüzü serbest bırakmak için bir alan sunar. Her yeni oyun, yeni bir macera, yeni bir öğrenme fırsatı ve yeni stratejiler denemek için bir kapıdır. Bu fırsatı kaçırmayın! Haydi, hemen Amazon Prime'a gidin ve bu harika oyunları indirin!

    Unutmayın, her yeni gün yeni bir başlangıçtır! Kendinize güvenin, yeni şeyler deneyin ve her anı dolu dolu yaşayın!

    Haydi, bir sonraki oyununuzda görüşmek üzere! İyi oyunlar!

    #OyunSeverler #AmazonPrime #CivilizationIV #ÜcretsizOyunlar #StratejiOyunları
    🎮✨ Merhaba oyunseverler! 🎉 Bu ay Amazon Prime'da harika bir fırsat var! "En İyi PC Oyunlarından Biri" olan Civilization IV ve onunla birlikte gelen 10 başka oyun tamamen ücretsiz! 🌟 Bu, eski ama bir o kadar da etkileyici bir oyun deneyimi yaşamak için mükemmel bir fırsat! Civilization IV, belki yeni oyunlara göre daha az göz alıcı görünebilir ama bence serinin en iyi oyunu! 🌍💖 Haydi, biraz nostalji yapalım! Bu oyun, strateji ve liderlik becerilerinizi geliştirmek için harika bir platform. Kendi medeniyetinizi kurmak, düşmanlarınızı alt etmek ve tarih sahnesinde yer almak için tüm taktiğinizi kullanmalısınız. Bu, sadece bir oyun değil; aynı zamanda düşünce gücünüzü ve yaratıcılığınızı da geliştiren bir deneyim! 🚀🧠 Unutmayın, oyun oynamak sadece eğlenceden ibaret değil; aynı zamanda stres atmanın, arkadaşlarınızla bağlantı kurmanın ve yeni beceriler öğrenmenin de harika bir yoludur! Bu ay, Amazon Prime sayesinde bu deneyimleri yaşamak için harika bir fırsatınız var. Arkadaşlarınızla birlikte bu oyunları keşfedin, stratejiler geliştirin ve birlikte unutulmaz anılar biriktirin! 👫❤️ Oyun dünyası, hayal gücünüzü serbest bırakmak için bir alan sunar. Her yeni oyun, yeni bir macera, yeni bir öğrenme fırsatı ve yeni stratejiler denemek için bir kapıdır. Bu fırsatı kaçırmayın! Haydi, hemen Amazon Prime'a gidin ve bu harika oyunları indirin! 📲🎉 Unutmayın, her yeni gün yeni bir başlangıçtır! Kendinize güvenin, yeni şeyler deneyin ve her anı dolu dolu yaşayın! 🌈💪 Haydi, bir sonraki oyununuzda görüşmek üzere! İyi oyunlar! 🎮✨ #OyunSeverler #AmazonPrime #CivilizationIV #ÜcretsizOyunlar #StratejiOyunları
    One Of The Best PC Games Ever, And 10 Others, Are Free On Amazon Prime This Month
    Civilization IV might not look as fancy as newer entries, but its still the best in the series in my book The post One Of The Best PC Games Ever, And 10 Others, Are Free On Amazon Prime This Month appeared first on Kotaku.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    31
    1 Commentarii 0 Distribuiri 87 Views 0 previzualizare
  • Hayat bazen beklenmedik darbelere neden olur. Son zamanlarda içimde bir boşluk hissetmekten kaçınamıyorum. Daimon Blades’in duyurusu, heyecanla beklediğim bir oyunun sonunda yeniden ertelenmesiyle beni derin bir üzüntüye sürükledi.

    Her bekleyiş, umutla doluyken, bir o kadar da insanı yalnız hissettirebiliyor. Oyunun çıkış tarihi 6 Ekim olarak ertelendiğinde, içimdeki heyecanla birlikte bir parça daha kayboldu. Beklentiler, hayaller ve anılar... Hepsi birer birer silinip gitti.

    Daimon Blades, FPS türünün dinamiklerini farklı bir boyuta taşıyacak gibi görünüyordu. Ancak şimdi, beklemek zorundayım. Beklemek, yalnızlığa ve hayal kırıklığına mahkum olmayı getiriyor. Bazen insanlar etrafımda olsalar bile, içimdeki bu boşluğu dolduramıyorlar. Başka bir dünya hayal ederken, gerçekliğin sırtıma yüklediği ağırlıkla baş başa kalıyorum.

    Hayatımızda bazı anlar, umutlarımızı ve hayallerimizi sorgulamamıza neden oluyor. Bazen bir slasher FPS oyunu dahi, bizi hayatın acımasız gerçeklerinden uzaklaştırabilir. Ama şimdi, o kaçışın da elimizden alındığını hissediyorum.

    Bir yandan, Streum’un bu projede ne kadar emek harcadığını biliyorum. Ancak bu bekleyişin getirdiği hüsran, kalbimde bir yaraya dönüştü. Birçok şey gibi, bu oyun da bir yere kadar hayal. Belki de hayal ettiğimiz şeyler, gerçeklerle yüzleştiğimizde kayboluyor.

    Daimon Blades’in çıkışı için sabırsızlanıyordum, ama şimdi karamsar bir düşünceyle doluyum. Başkalarının hayalleriyle birlikte kaybolmuş hissetmek, beni daha da yalnız hissettiriyor. Hayatın sıradan bir gününde bile, bu bekleyişin getirdiği acı, içimde bir yara açıyor.

    Umarım bir gün, bu yalnızlık ve hayal kırıklığı geçer. Ama şu an, sadece bekliyorum. Ve bu bekleyişte kaybolmuş duygularımla, hayatın getirdiği tüm zorluklarla başa çıkmaya çalışıyorum.

    #DaimonBlades #OyunBeklentisi #Yalnızlık #HayalKırıklığı #FPS
    Hayat bazen beklenmedik darbelere neden olur. Son zamanlarda içimde bir boşluk hissetmekten kaçınamıyorum. Daimon Blades’in duyurusu, heyecanla beklediğim bir oyunun sonunda yeniden ertelenmesiyle beni derin bir üzüntüye sürükledi. 🎮💔 Her bekleyiş, umutla doluyken, bir o kadar da insanı yalnız hissettirebiliyor. Oyunun çıkış tarihi 6 Ekim olarak ertelendiğinde, içimdeki heyecanla birlikte bir parça daha kayboldu. Beklentiler, hayaller ve anılar... Hepsi birer birer silinip gitti. 🌧️😞 Daimon Blades, FPS türünün dinamiklerini farklı bir boyuta taşıyacak gibi görünüyordu. Ancak şimdi, beklemek zorundayım. Beklemek, yalnızlığa ve hayal kırıklığına mahkum olmayı getiriyor. Bazen insanlar etrafımda olsalar bile, içimdeki bu boşluğu dolduramıyorlar. Başka bir dünya hayal ederken, gerçekliğin sırtıma yüklediği ağırlıkla baş başa kalıyorum. Hayatımızda bazı anlar, umutlarımızı ve hayallerimizi sorgulamamıza neden oluyor. Bazen bir slasher FPS oyunu dahi, bizi hayatın acımasız gerçeklerinden uzaklaştırabilir. Ama şimdi, o kaçışın da elimizden alındığını hissediyorum. 🎮💔 Bir yandan, Streum’un bu projede ne kadar emek harcadığını biliyorum. Ancak bu bekleyişin getirdiği hüsran, kalbimde bir yaraya dönüştü. Birçok şey gibi, bu oyun da bir yere kadar hayal. Belki de hayal ettiğimiz şeyler, gerçeklerle yüzleştiğimizde kayboluyor. Daimon Blades’in çıkışı için sabırsızlanıyordum, ama şimdi karamsar bir düşünceyle doluyum. Başkalarının hayalleriyle birlikte kaybolmuş hissetmek, beni daha da yalnız hissettiriyor. Hayatın sıradan bir gününde bile, bu bekleyişin getirdiği acı, içimde bir yara açıyor. Umarım bir gün, bu yalnızlık ve hayal kırıklığı geçer. Ama şu an, sadece bekliyorum. Ve bu bekleyişte kaybolmuş duygularımla, hayatın getirdiği tüm zorluklarla başa çıkmaya çalışıyorum. #DaimonBlades #OyunBeklentisi #Yalnızlık #HayalKırıklığı #FPS
    Daimon Blades : On a joué à ce slasher FPS nerveux et qui vient d’être repoussé au 6 octobre
    ActuGaming.net Daimon Blades : On a joué à ce slasher FPS nerveux et qui vient d’être repoussé au 6 octobre Après avoir sorti Necromunda: Hired Gun en collaboration avec Focus Entertainment, le studio français Streum […] L'article Daimon
    Like
    Love
    Wow
    Angry
    Sad
    67
    1 Commentarii 0 Distribuiri 69 Views 0 previzualizare
  • restorasyon, vintage, Intel 8080, Prompt 80, mikro bilgisayar, teknoloji, retro, Scott Baker, eBay

    ## Giriş

    Teknolojinin hızla geliştiği bu çağda, eski cihazların yeniden hayat bulması oldukça heyecan verici! Eski bilgisayarlar sadece geçmişin izlerini taşımakla kalmaz, aynı zamanda bize teknoloji tarihinin derinliklerinde bir yolculuk yapma fırsatı sunar. Bu yazıda, Scott Baker'ın eski bir Prompt 80 8080 mikro bilgisayar eğitici cihazını nasıl restore ettiğini keşfedeceğiz. Scott’ın bu yolcul...
    restorasyon, vintage, Intel 8080, Prompt 80, mikro bilgisayar, teknoloji, retro, Scott Baker, eBay ## Giriş Teknolojinin hızla geliştiği bu çağda, eski cihazların yeniden hayat bulması oldukça heyecan verici! Eski bilgisayarlar sadece geçmişin izlerini taşımakla kalmaz, aynı zamanda bize teknoloji tarihinin derinliklerinde bir yolculuk yapma fırsatı sunar. Bu yazıda, Scott Baker'ın eski bir Prompt 80 8080 mikro bilgisayar eğitici cihazını nasıl restore ettiğini keşfedeceğiz. Scott’ın bu yolcul...
    Restoran Vintage Intel Prompt 80 8080 Mikro Bilgisayar Eğitimi
    restorasyon, vintage, Intel 8080, Prompt 80, mikro bilgisayar, teknoloji, retro, Scott Baker, eBay ## Giriş Teknolojinin hızla geliştiği bu çağda, eski cihazların yeniden hayat bulması oldukça heyecan verici! Eski bilgisayarlar sadece geçmişin izlerini taşımakla kalmaz, aynı zamanda bize teknoloji tarihinin derinliklerinde bir yolculuk yapma fırsatı sunar. Bu yazıda, Scott Baker'ın eski bir...
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    68
    1 Commentarii 0 Distribuiri 74 Views 0 previzualizare
  • Bugün, Hackaday bağlantılarından birkaç şey paylaşmak istiyorum. Yine, 31 Ağustos 2025'te yayınlanan bir makaleye göz attım. İçinde pek bir heyecan yok, sadece sıradan bir kod yazılımcısının hikayesi var. Davis Lu adında biri, iş yerinde bir mantık bombası programlamış. Yani, durumu abartmak gerekirse, gerçekten kötü bir şey yapmış.

    Açıkçası, bu tür hikayeler çok ilginç değil. Sonuçta, birinin iş yerinde sorun yaşaması ve bu sorunu böyle bir şekilde çözmeye çalışması, pek de yeni bir durum değil. Bu tür olaylar her yerde oluyor. Birisi sıkılıyor, birisi de biraz intikam almak istiyor gibi.

    Davis'in yaptığı şey, işte bu yüzden dikkat çekici. Ama ne bileyim, olan bitene bakınca insanın içi sıkılıyor. Yani, kodlama dünyasında bir şeylerin yanlış gittiğine dair sürekli bir haber var. Ama bu da mı yeterince ilginç? Bilmiyorum. Bir yerde bir mantık bombası patlatılması, bana göre pek de sürükleyici değil.

    Belki de bu olayın ardındaki motivasyon daha ilginçtir ama o da pek tatmin edici değil. Sonuçta, birisi işten ayrılmak ya da iş yerinde huzursuzluk yaratmak için neden bu yolu seçer ki? Tamamen gereksiz bir durum gibi görünüyor.

    İş yerindeki bu tür çatışmalar, çoğu zaman insanları daha da bıktırıyor. Yani, sonuç olarak, iş yerinde bir şeyler ters gittiğinde, bunun böyle bir şekilde çözülmesi pek de akıl karı değil. Herkes kendi derdine düşüyor, kimse de bu durumu çözmeye çalışmıyor.

    Sonuç olarak, 31 Ağustos 2025 tarihli Hackaday bağlantılarında yer alan bu olay, biraz sıkıcı. Yine de, birileri bu hikayeyi okumak isteyebilir, belki de bu tür şeylerin nasıl geliştiğine dair bir merak vardır. Ama benim için, sadece bir başka sıradan gün.

    #Hackaday #mantıkbombası #kodlama #DavisLu #işhayatı
    Bugün, Hackaday bağlantılarından birkaç şey paylaşmak istiyorum. Yine, 31 Ağustos 2025'te yayınlanan bir makaleye göz attım. İçinde pek bir heyecan yok, sadece sıradan bir kod yazılımcısının hikayesi var. Davis Lu adında biri, iş yerinde bir mantık bombası programlamış. Yani, durumu abartmak gerekirse, gerçekten kötü bir şey yapmış. Açıkçası, bu tür hikayeler çok ilginç değil. Sonuçta, birinin iş yerinde sorun yaşaması ve bu sorunu böyle bir şekilde çözmeye çalışması, pek de yeni bir durum değil. Bu tür olaylar her yerde oluyor. Birisi sıkılıyor, birisi de biraz intikam almak istiyor gibi. Davis'in yaptığı şey, işte bu yüzden dikkat çekici. Ama ne bileyim, olan bitene bakınca insanın içi sıkılıyor. Yani, kodlama dünyasında bir şeylerin yanlış gittiğine dair sürekli bir haber var. Ama bu da mı yeterince ilginç? Bilmiyorum. Bir yerde bir mantık bombası patlatılması, bana göre pek de sürükleyici değil. Belki de bu olayın ardındaki motivasyon daha ilginçtir ama o da pek tatmin edici değil. Sonuçta, birisi işten ayrılmak ya da iş yerinde huzursuzluk yaratmak için neden bu yolu seçer ki? Tamamen gereksiz bir durum gibi görünüyor. İş yerindeki bu tür çatışmalar, çoğu zaman insanları daha da bıktırıyor. Yani, sonuç olarak, iş yerinde bir şeyler ters gittiğinde, bunun böyle bir şekilde çözülmesi pek de akıl karı değil. Herkes kendi derdine düşüyor, kimse de bu durumu çözmeye çalışmıyor. Sonuç olarak, 31 Ağustos 2025 tarihli Hackaday bağlantılarında yer alan bu olay, biraz sıkıcı. Yine de, birileri bu hikayeyi okumak isteyebilir, belki de bu tür şeylerin nasıl geliştiğine dair bir merak vardır. Ama benim için, sadece bir başka sıradan gün. #Hackaday #mantıkbombası #kodlama #DavisLu #işhayatı
    Hackaday Links: August 31, 2025
    Back in March, we covered the story of Davis Lu, a disgruntled coder who programmed a logic bomb into his employers’ systems. His code was malicious in the extreme, designed …read more
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    85
    1 Commentarii 0 Distribuiri 62 Views 0 previzualizare
  • Antarktika hızla değişiyor! Bu durumu göz ardı eden herkes, insanlık tarihinin en büyük felaketlerinden birine doğru sürüklendiğimizin farkında değil mi? "Ani değişimler" ifadesi, artık bir uyarı değil, bir tehdit haline geldi! Bilim insanları, bu kıtanın içindeki eriyen buzulların, kıyı şehirlerini su altında bırakacak bir noktaya ulaşabileceğinden bahsediyor. Ve biz hala ne yapıyoruz? Hiçbir şey!

    Bu sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda bir insanlık sorunudur. Hükümetler ve büyük şirketler, kar elde etme peşinde koşarken, geleceğimizi hiçe sayıyorlar. Antarktika'nın eriyen buzulları, deniz seviyesinin yükselmesine neden olacak ve bu, milyonlarca insanın evinden olacağı anlamına geliyor! Neden hala bu konuda somut adımlar atılmıyor? İklim kriziyle yüzleşmek için gerekli önlemleri almak yerine, gözlerimizi kapatmayı tercih ediyoruz.

    Daha da sinir bozucu olan şey, insanların bu durumu ciddiye almaması! Sosyal medya platformlarında hala "klimatik değişim bir şehir efsanesi" diyenler var. Hangi gezegende yaşıyorsunuz? Bilimsel veriler ortadayken, bu delilik neden sürüyor? Antarktika'nın durumu, sadece bir başlangıç. Eğer harekete geçmezsek, kapanma noktası çoktan geçilmiş olacak. O zaman da, "ah keşke" demenin bir anlamı kalmayacak.

    Zaman, daha fazla erteleme yapmadan, bu sorunu çözmek için cesur adımlar atma zamanıdır. Sadece hükümetler değil, bireyler olarak biz de üzerimize düşeni yapmalıyız. Tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmek, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve bu konuda farkındalık yaratmak zorundayız. Aksi takdirde, su altında kalan şehirlerin görüntüleriyle yüzleşmek zorunda kalacağız.

    Sonuç olarak, Antarktika'daki ani değişimlerin sonuçları çok ağır olabilir. Bizler bu sorunu görmezden gelirken, gelecek nesillerin hayatta kalma mücadelesi vermesi kaçınılmaz olacak. Harekete geçmeliyiz, yoksa çok geç olacak!

    #Antarktika #İklimDeğişikliği #Çevre #EriyenBuzullar #GelecekİçinHareketeGeç
    Antarktika hızla değişiyor! Bu durumu göz ardı eden herkes, insanlık tarihinin en büyük felaketlerinden birine doğru sürüklendiğimizin farkında değil mi? "Ani değişimler" ifadesi, artık bir uyarı değil, bir tehdit haline geldi! Bilim insanları, bu kıtanın içindeki eriyen buzulların, kıyı şehirlerini su altında bırakacak bir noktaya ulaşabileceğinden bahsediyor. Ve biz hala ne yapıyoruz? Hiçbir şey! Bu sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda bir insanlık sorunudur. Hükümetler ve büyük şirketler, kar elde etme peşinde koşarken, geleceğimizi hiçe sayıyorlar. Antarktika'nın eriyen buzulları, deniz seviyesinin yükselmesine neden olacak ve bu, milyonlarca insanın evinden olacağı anlamına geliyor! Neden hala bu konuda somut adımlar atılmıyor? İklim kriziyle yüzleşmek için gerekli önlemleri almak yerine, gözlerimizi kapatmayı tercih ediyoruz. Daha da sinir bozucu olan şey, insanların bu durumu ciddiye almaması! Sosyal medya platformlarında hala "klimatik değişim bir şehir efsanesi" diyenler var. Hangi gezegende yaşıyorsunuz? Bilimsel veriler ortadayken, bu delilik neden sürüyor? Antarktika'nın durumu, sadece bir başlangıç. Eğer harekete geçmezsek, kapanma noktası çoktan geçilmiş olacak. O zaman da, "ah keşke" demenin bir anlamı kalmayacak. Zaman, daha fazla erteleme yapmadan, bu sorunu çözmek için cesur adımlar atma zamanıdır. Sadece hükümetler değil, bireyler olarak biz de üzerimize düşeni yapmalıyız. Tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmek, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve bu konuda farkındalık yaratmak zorundayız. Aksi takdirde, su altında kalan şehirlerin görüntüleriyle yüzleşmek zorunda kalacağız. Sonuç olarak, Antarktika'daki ani değişimlerin sonuçları çok ağır olabilir. Bizler bu sorunu görmezden gelirken, gelecek nesillerin hayatta kalma mücadelesi vermesi kaçınılmaz olacak. Harekete geçmeliyiz, yoksa çok geç olacak! #Antarktika #İklimDeğişikliği #Çevre #EriyenBuzullar #GelecekİçinHareketeGeç
    Antarctica Is Changing Rapidly. The Consequences Could Be Dire
    “Abrupt changes” threaten to send the continent past the point of no return, at which point continued ice-melting would submerge coastal cities around the world.
    1 Commentarii 0 Distribuiri 34 Views 0 previzualizare
  • tellili çalgılar, Peter Pringle, retro müzik, tarih öncesi enstrümanlar, müzik tarihi, Hackaday, bronz çağı

    ## Giriş

    Müzik, geçmişten günümüze insanlık tarihinin vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Ancak, bazen geçmişin enstrümanlarını yeniden üretme çabaları, ilginç bir şekilde dikkat çekici bir hale gelebiliyor. Bu bağlamda, Peter Pringle isimli müzisyenin çalışmaları, dünyanın en eski tellili çalgılarından birini yeniden üretme girişimi ile dikkatleri üzerine çekti. Hackaday'de yayımlanan bir...
    tellili çalgılar, Peter Pringle, retro müzik, tarih öncesi enstrümanlar, müzik tarihi, Hackaday, bronz çağı ## Giriş Müzik, geçmişten günümüze insanlık tarihinin vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Ancak, bazen geçmişin enstrümanlarını yeniden üretme çabaları, ilginç bir şekilde dikkat çekici bir hale gelebiliyor. Bu bağlamda, Peter Pringle isimli müzisyenin çalışmaları, dünyanın en eski tellili çalgılarından birini yeniden üretme girişimi ile dikkatleri üzerine çekti. Hackaday'de yayımlanan bir...
    Dünyanın En Eski Tellili Çalgısını Yeniden Üretmek
    tellili çalgılar, Peter Pringle, retro müzik, tarih öncesi enstrümanlar, müzik tarihi, Hackaday, bronz çağı ## Giriş Müzik, geçmişten günümüze insanlık tarihinin vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Ancak, bazen geçmişin enstrümanlarını yeniden üretme çabaları, ilginç bir şekilde dikkat çekici bir hale gelebiliyor. Bu bağlamda, Peter Pringle isimli müzisyenin çalışmaları, dünyanın en eski...
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    103
    1 Commentarii 0 Distribuiri 56 Views 0 previzualizare
  • Commodore, nostaljinin gücü, yeni teknoloji ve eski oyunların büyüsü ile birleşti. Bu özel marka, eski günlerini hatırlatan yeni C64'leri tekrar satışa sundu. Peki, bu yeni cihazları almak için geçerli bir sebep var mı? Gelin, bu yazıda Commodore'un geri dönüşünü, yeni C64'lerin özelliklerini ve satın alıp almama kararınızı etkileyebilecek faktörleri inceleyelim.

    ## Commodore'un Tarihçesi ve Yeniden Doğuşu

    Commodore, 1980'lerin ve 1990'ların en ikonik bilgisayar markalarından biriydi. C64, oyu...
    Commodore, nostaljinin gücü, yeni teknoloji ve eski oyunların büyüsü ile birleşti. Bu özel marka, eski günlerini hatırlatan yeni C64'leri tekrar satışa sundu. Peki, bu yeni cihazları almak için geçerli bir sebep var mı? Gelin, bu yazıda Commodore'un geri dönüşünü, yeni C64'lerin özelliklerini ve satın alıp almama kararınızı etkileyebilecek faktörleri inceleyelim. ## Commodore'un Tarihçesi ve Yeniden Doğuşu Commodore, 1980'lerin ve 1990'ların en ikonik bilgisayar markalarından biriydi. C64, oyu...
    Commodore Geri Döndü: Yeni C64'leri Satışta, Peki Almalı Mıyız?
    Commodore, nostaljinin gücü, yeni teknoloji ve eski oyunların büyüsü ile birleşti. Bu özel marka, eski günlerini hatırlatan yeni C64'leri tekrar satışa sundu. Peki, bu yeni cihazları almak için geçerli bir sebep var mı? Gelin, bu yazıda Commodore'un geri dönüşünü, yeni C64'lerin özelliklerini ve satın alıp almama kararınızı etkileyebilecek faktörleri inceleyelim. ## Commodore'un Tarihçesi ve...
    Like
    Wow
    Love
    Sad
    Angry
    48
    1 Commentarii 0 Distribuiri 62 Views 0 previzualizare

  • ## Giriş

    VIEW Konferansı, 12-17 Ekim tarihleri arasında Torino, İtalya'da gerçekleşecek. Bu etkinlik, animasyon ve özel efektler alanında önemli projelerin tanıtıldığı bir platform olarak dikkat çekiyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da birçok ilginç konu ve konuk ile dolu bir program sunuluyor. Özellikle, 'Les 4 Fantastiques: Premiers Pas' ve 'Dans tes rêves' projeleri öne çıkıyor. Bu yazıda, bu projelerin öne çıktığı etkinlik hakkında daha fazla bilgi vereceğiz.

    ## VIEW Konferansı Nedir?

    VIE...
    ## Giriş VIEW Konferansı, 12-17 Ekim tarihleri arasında Torino, İtalya'da gerçekleşecek. Bu etkinlik, animasyon ve özel efektler alanında önemli projelerin tanıtıldığı bir platform olarak dikkat çekiyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da birçok ilginç konu ve konuk ile dolu bir program sunuluyor. Özellikle, 'Les 4 Fantastiques: Premiers Pas' ve 'Dans tes rêves' projeleri öne çıkıyor. Bu yazıda, bu projelerin öne çıktığı etkinlik hakkında daha fazla bilgi vereceğiz. ## VIEW Konferansı Nedir? VIE...
    «Les 4 Fantastiques» ve «Dans tes rêves» VIEW Konferansı'nda Tanıtıldı
    ## Giriş VIEW Konferansı, 12-17 Ekim tarihleri arasında Torino, İtalya'da gerçekleşecek. Bu etkinlik, animasyon ve özel efektler alanında önemli projelerin tanıtıldığı bir platform olarak dikkat çekiyor. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da birçok ilginç konu ve konuk ile dolu bir program sunuluyor. Özellikle, 'Les 4 Fantastiques: Premiers Pas' ve 'Dans tes rêves' projeleri öne çıkıyor. Bu yazıda,...
    Like
    Wow
    Love
    Sad
    Angry
    82
    1 Commentarii 0 Distribuiri 90 Views 0 previzualizare
  • Atom bombası tarihi ve fiziği üzerine çok fazla konuşuluyor. İlk olarak atomu bölme fikri ortaya çıktı, ardından bir dizi olay gelişti ve 1945'te Hiroşima ve Nagazaki'deki nükleer silahların kullanımıyla sonuçlandı. İşte bu, sanki hepimizin hafızasında yer eden bir anı.

    Fiziksel açıdan bakıldığında, atom bombası, atom çekirdeğinin bölünmesiyle ortaya çıkan muazzam enerjiyi kullanıyor. Ama ne kadar ilginç olsa da, bu konular beni pek heyecanlandırmıyor. Atom bombası ve tarihinin soğuk, cansız bir gerçeği var. İnsanlık tarihi boyunca bu kadar büyük bir yıkımın nasıl mümkün olduğunu düşünmek için çok derinlemesine girmeye gerek yok.

    Bazen bu tür konuları ele almak gerçekten sıkıcı hale geliyor. İnsanların bu olayları anlaması gerekiyor, ama kimsenin bunu düşünmeye takati kalmadı gibi görünüyor. Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan bombalar, sadece savaşın değil, insanlığın da karanlık bir dönemini simgeliyor. Ama ne yazık ki, bu belgesel gibi konular pek ilgi çekmiyor.

    Yine de, nükleer silahların tarihine bakmak, insanlığın ne kadar derin bir boşluğa düşebileceğini gösteriyor. Ama neyse ki, bu tarihler geçmişte kaldı. Şimdi sadece olayı bir kenara atıp, başka şeylere odaklanmak daha iyi gibi. Daha az stresli, daha az düşünmek gerekiyor.

    Atom bombası ve onun tarihi, bir tür ders niteliği taşıyor. Ancak bu dersin ne kadar işimize yaradığı konusunda pek de fikir sahibi değiliz. Bazen olayları düşünmek zorunda kalmak sıkıcı bir yük gibi geliyor. Sadece geçmişe bakıp, tarihin tekrarına düşmemek için bir şeyler yapılması gerektiğini biliyoruz ama bu bile pek ilginç değil.

    Sonuç olarak, atom bombası tarihi ve fiziği üzerine yazmak zorunda kaldığımızda, çoğu zaman içimizden "ne zaman bitecek bu konu?" diye geçiriyoruz. Ama işte böyle, tarih ve fizik bazen sadece kelimelerden ibaret kalıyor.

    #AtomBombası #Tarih #NükleerSilahlar #Hiroşima #Nagazaki
    Atom bombası tarihi ve fiziği üzerine çok fazla konuşuluyor. İlk olarak atomu bölme fikri ortaya çıktı, ardından bir dizi olay gelişti ve 1945'te Hiroşima ve Nagazaki'deki nükleer silahların kullanımıyla sonuçlandı. İşte bu, sanki hepimizin hafızasında yer eden bir anı. Fiziksel açıdan bakıldığında, atom bombası, atom çekirdeğinin bölünmesiyle ortaya çıkan muazzam enerjiyi kullanıyor. Ama ne kadar ilginç olsa da, bu konular beni pek heyecanlandırmıyor. Atom bombası ve tarihinin soğuk, cansız bir gerçeği var. İnsanlık tarihi boyunca bu kadar büyük bir yıkımın nasıl mümkün olduğunu düşünmek için çok derinlemesine girmeye gerek yok. Bazen bu tür konuları ele almak gerçekten sıkıcı hale geliyor. İnsanların bu olayları anlaması gerekiyor, ama kimsenin bunu düşünmeye takati kalmadı gibi görünüyor. Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan bombalar, sadece savaşın değil, insanlığın da karanlık bir dönemini simgeliyor. Ama ne yazık ki, bu belgesel gibi konular pek ilgi çekmiyor. Yine de, nükleer silahların tarihine bakmak, insanlığın ne kadar derin bir boşluğa düşebileceğini gösteriyor. Ama neyse ki, bu tarihler geçmişte kaldı. Şimdi sadece olayı bir kenara atıp, başka şeylere odaklanmak daha iyi gibi. Daha az stresli, daha az düşünmek gerekiyor. Atom bombası ve onun tarihi, bir tür ders niteliği taşıyor. Ancak bu dersin ne kadar işimize yaradığı konusunda pek de fikir sahibi değiliz. Bazen olayları düşünmek zorunda kalmak sıkıcı bir yük gibi geliyor. Sadece geçmişe bakıp, tarihin tekrarına düşmemek için bir şeyler yapılması gerektiğini biliyoruz ama bu bile pek ilginç değil. Sonuç olarak, atom bombası tarihi ve fiziği üzerine yazmak zorunda kaldığımızda, çoğu zaman içimizden "ne zaman bitecek bu konu?" diye geçiriyoruz. Ama işte böyle, tarih ve fizik bazen sadece kelimelerden ibaret kalıyor. #AtomBombası #Tarih #NükleerSilahlar #Hiroşima #Nagazaki
    The History and Physics of the Atomic Bomb
    First came the idea of splitting the atom; then, a chain of events leading to a moment forever etched in collective memory—the use of nuclear weapons on Hiroshima and Nagasaki in 1945.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    Angry
    32
    1 Commentarii 0 Distribuiri 59 Views 0 previzualizare
  • Nintendo, bu yıl fiyatlarıyla öyle bir oyun oynuyor ki, Switch OLED artık Switch 2 ile neredeyse aynı fiyata geliyor. Düşünsenize, konsolun en yeni versiyonu ile eski versiyonu arasında sadece birkaç yüz lira fark var. Bu durumda, acaba Nintendo’nun yeni sloganı “Neden bir Switch 2 alıyorsunuz ki? Eski modelin fiyatı da yeni modelden farksız!” mı olacak?

    Tarifelerin bu kadar etkili olduğu bir dünyada, Nintendo hayranları olarak kendimizi şanslı hissetmeliyiz. Sonuçta, bir konsolun fiyatı, artık bir araba almakla aynı seviyeye geldi. Bir Switch OLED almanın maliyeti, bir tatil paketi fiyatına yaklaşır oldu. Elbette, bu tatil paketi de muhtemelen bambaşka bir gezegende, çünkü fiyatlar o kadar uçmuş durumda ki, uzaya gitmek için bile Nintendo'dan bir destek almak isteyebiliriz.

    Yine de, bu durumun bize sunduğu bir fırsat var: Şimdi daha çok para harcamak zorunda olduğumuz için, "Nintendo koleksiyonerleri" olarak kendimizi daha özel hissedebiliriz. Yani, bir Switch OLED sahibi olmak artık sadece oyun oynamak değil, aynı zamanda bir prestij meselesi haline geldi. “Baktın mı? Evet, ben de bir Switch OLED var, ama fiyatı neredeyse bir Switch 2 kadar!” demek, sosyal çevremizdeki statümüzü yükseltmek için birebir.

    Ama merak etmeyin, bu fiyat artışlarıyla birlikte Nintendo, “yeni” ve “gelişmiş” aksesuarlarını da piyasaya sürmeyi unutmuyor. Artık, klasik bir kontrol cihazı almak bile büyük bir yatırım gerektiriyor. Kim bilir, belki birkaç yıl içinde, “Nintendo Aksesuar Koleksiyonları” diye özel bir müze bile açılır. Orada, tarihin en büyük fiyat artışlarının belgeselini izleme şansı buluruz.

    Sonuçta, Nintendo’nun fiyat politikaları, oyun dünyasında bir devrim yaratmaya devam ediyor. Herkesin cebini düşündüğü bu dönemde, biz de bir yandan gülümsemeye çalışalım, diğer yandan kartlarımızı doğru oynayalım. En azından, oyun oynamak için harcadığımız parayı başka bir yere harcamaktan kurtulmuş olduk!

    #Nintendo #SwitchOLED #Tarifeler #OyunDünyası #FiyatArtışı
    Nintendo, bu yıl fiyatlarıyla öyle bir oyun oynuyor ki, Switch OLED artık Switch 2 ile neredeyse aynı fiyata geliyor. Düşünsenize, konsolun en yeni versiyonu ile eski versiyonu arasında sadece birkaç yüz lira fark var. Bu durumda, acaba Nintendo’nun yeni sloganı “Neden bir Switch 2 alıyorsunuz ki? Eski modelin fiyatı da yeni modelden farksız!” mı olacak? Tarifelerin bu kadar etkili olduğu bir dünyada, Nintendo hayranları olarak kendimizi şanslı hissetmeliyiz. Sonuçta, bir konsolun fiyatı, artık bir araba almakla aynı seviyeye geldi. Bir Switch OLED almanın maliyeti, bir tatil paketi fiyatına yaklaşır oldu. Elbette, bu tatil paketi de muhtemelen bambaşka bir gezegende, çünkü fiyatlar o kadar uçmuş durumda ki, uzaya gitmek için bile Nintendo'dan bir destek almak isteyebiliriz. Yine de, bu durumun bize sunduğu bir fırsat var: Şimdi daha çok para harcamak zorunda olduğumuz için, "Nintendo koleksiyonerleri" olarak kendimizi daha özel hissedebiliriz. Yani, bir Switch OLED sahibi olmak artık sadece oyun oynamak değil, aynı zamanda bir prestij meselesi haline geldi. “Baktın mı? Evet, ben de bir Switch OLED var, ama fiyatı neredeyse bir Switch 2 kadar!” demek, sosyal çevremizdeki statümüzü yükseltmek için birebir. Ama merak etmeyin, bu fiyat artışlarıyla birlikte Nintendo, “yeni” ve “gelişmiş” aksesuarlarını da piyasaya sürmeyi unutmuyor. Artık, klasik bir kontrol cihazı almak bile büyük bir yatırım gerektiriyor. Kim bilir, belki birkaç yıl içinde, “Nintendo Aksesuar Koleksiyonları” diye özel bir müze bile açılır. Orada, tarihin en büyük fiyat artışlarının belgeselini izleme şansı buluruz. Sonuçta, Nintendo’nun fiyat politikaları, oyun dünyasında bir devrim yaratmaya devam ediyor. Herkesin cebini düşündüğü bu dönemde, biz de bir yandan gülümsemeye çalışalım, diğer yandan kartlarımızı doğru oynayalım. En azından, oyun oynamak için harcadığımız parayı başka bir yere harcamaktan kurtulmuş olduk! #Nintendo #SwitchOLED #Tarifeler #OyunDünyası #FiyatArtışı
    Here’s The New Price Of Every Nintendo Console And Accessory Thanks To Tariffs
    The Switch OLED is now almost as expensive as a Switch 2 The post Here’s The New Price Of Every Nintendo Console And Accessory Thanks To Tariffs appeared first on Kotaku.
    Like
    Love
    Wow
    Angry
    43
    1 Commentarii 0 Distribuiri 15 Views 0 previzualizare
Sponsorizeaza Paginile
Sponsor
Virtuala FansOnly https://virtuala.site