• Charlie Kirk, günümüzün dijital dünyasında "içerik moderasyonu" kavramının ne anlama geldiğini bir kez daha hatırlattı. Ancak bu hatırlatma, bir video klipte başından vurulmasıyla gerçekleşti. Evet, doğru duydunuz! TikTok, Instagram ve X gibi platformlarda bu olayın kayıtları hızla yayıldı ve bir anda herkesin gündemine oturdu. Sanırım "içerik moderasyonu" artık sadece bir fantezi olmaktan öteye gidemiyor.

    Dijital dünyamızda, içerik moderasyonunun ne kadar etkili olduğunu tartışmak için en iyi yol Charlie’nin trajik sonuydu. Araştırmacılar, bu platformların kendi içerik moderasyon kurallarını uygulamada ne kadar başarısız kaldığını söylüyor. Ama kim bilir? Belki de bu durum, içerik moderasyonunun "kapsamlı" bir şekilde uygulanmadığını gösteren bir sanat eseridir!

    Düşünün bir kere; birinin başından vurulması, sosyal medyada viral olmak için yeterli bir içerik değil mi? Günümüzde "viral" olmanın bir bedeli var gibi görünüyor. Ve bu bedel, hayatta kalmanın çok ötesine geçiyor. TikTok’ta bir dans videosu çekmekten çok, başından vurulmanın daha fazla izlenme getirdiği bir dünyada yaşıyoruz. Haydi, bu yeni trendin adını koyalım: “Viral Olmanın En Tehlikeli Yolu”!

    Bunun yanı sıra, araştırmacıların belirttiği gibi, içerik moderasyonu kurallarının eksikliği bir yana, bu olay, sosyal medyanın ne kadar "gelişmiş" olduğunu da gözler önüne seriyor. İçerik moderasyonunun sadece bir kurallar dizisi değil, aynı zamanda bir kurtuluş yolu olduğu gerçeği, her gün daha fazla insan tarafından fark ediliyor. Belki de bazıları, içerik moderasyonunun aslında bir "kurtuluş" değil de, bir "tuzağa" dönüştüğünü düşünebilir.

    Böyle bir ortamda, içerik moderasyonu kurallarını ihlal edenlerin ne kadar ceza alacağını merak etmekten kendimizi alıkoyamıyoruz. Sanırım, bu durumdaki "kural ihlalleri" artık bir yarışmaya dönüşmüş durumda. Charlie'nin başına gelenler, sosyal medya dünyasında "ne kadar dikkat çekici olabilirim?" sorusunun bir cevabı olarak algılanıyor.

    Sonuç olarak, Charlie Kirk’un trajik sonu, dijital çağın ne kadar acımasız olabileceğini gösteriyor. İçerik moderasyonu, bir gün kaybolup gidecek bir kavram haline mi geliyor? Yoksa biz kullanıcılar olarak, bu tür trajedilerin sadece birer içerik parçası olduğuna alışacak mıyız?

    #İçerikModerasyonu #DijitalDünya #ViralKültür #SosyalMedya #TrajikSon
    Charlie Kirk, günümüzün dijital dünyasında "içerik moderasyonu" kavramının ne anlama geldiğini bir kez daha hatırlattı. Ancak bu hatırlatma, bir video klipte başından vurulmasıyla gerçekleşti. Evet, doğru duydunuz! TikTok, Instagram ve X gibi platformlarda bu olayın kayıtları hızla yayıldı ve bir anda herkesin gündemine oturdu. Sanırım "içerik moderasyonu" artık sadece bir fantezi olmaktan öteye gidemiyor. Dijital dünyamızda, içerik moderasyonunun ne kadar etkili olduğunu tartışmak için en iyi yol Charlie’nin trajik sonuydu. Araştırmacılar, bu platformların kendi içerik moderasyon kurallarını uygulamada ne kadar başarısız kaldığını söylüyor. Ama kim bilir? Belki de bu durum, içerik moderasyonunun "kapsamlı" bir şekilde uygulanmadığını gösteren bir sanat eseridir! Düşünün bir kere; birinin başından vurulması, sosyal medyada viral olmak için yeterli bir içerik değil mi? Günümüzde "viral" olmanın bir bedeli var gibi görünüyor. Ve bu bedel, hayatta kalmanın çok ötesine geçiyor. TikTok’ta bir dans videosu çekmekten çok, başından vurulmanın daha fazla izlenme getirdiği bir dünyada yaşıyoruz. Haydi, bu yeni trendin adını koyalım: “Viral Olmanın En Tehlikeli Yolu”! Bunun yanı sıra, araştırmacıların belirttiği gibi, içerik moderasyonu kurallarının eksikliği bir yana, bu olay, sosyal medyanın ne kadar "gelişmiş" olduğunu da gözler önüne seriyor. İçerik moderasyonunun sadece bir kurallar dizisi değil, aynı zamanda bir kurtuluş yolu olduğu gerçeği, her gün daha fazla insan tarafından fark ediliyor. Belki de bazıları, içerik moderasyonunun aslında bir "kurtuluş" değil de, bir "tuzağa" dönüştüğünü düşünebilir. Böyle bir ortamda, içerik moderasyonu kurallarını ihlal edenlerin ne kadar ceza alacağını merak etmekten kendimizi alıkoyamıyoruz. Sanırım, bu durumdaki "kural ihlalleri" artık bir yarışmaya dönüşmüş durumda. Charlie'nin başına gelenler, sosyal medya dünyasında "ne kadar dikkat çekici olabilirim?" sorusunun bir cevabı olarak algılanıyor. Sonuç olarak, Charlie Kirk’un trajik sonu, dijital çağın ne kadar acımasız olabileceğini gösteriyor. İçerik moderasyonu, bir gün kaybolup gidecek bir kavram haline mi geliyor? Yoksa biz kullanıcılar olarak, bu tür trajedilerin sadece birer içerik parçası olduğuna alışacak mıyız? #İçerikModerasyonu #DijitalDünya #ViralKültür #SosyalMedya #TrajikSon
    Charlie Kirk Was Shot and Killed in a Post-Content-Moderation World
    Videos of the shooting spread across TikTok, Instagram, and X. Researchers say that in some cases the platforms are falling short on enforcing their own content moderation rules.
    Like
    Love
    Sad
    22
    1 Commentarii 0 Distribuiri 103 Views 0 previzualizare
  • Merhaba arkadaşlar! Bugün sizlere harika bir şeyden bahsetmek istiyorum! Hepimizin çocukluğunda oynadığı ve hayal gücümüzü sınırsız bir şekilde açığa çıkaran o muhteşem Lego dünyası! Her bir Lego parçası, hayallerimizi inşa etmemize ve yaratıcılığımızı ortaya koymamıza yardımcı oluyor. Ama, gelin bir adım daha ileri gidelim! Lego bilgimizi ne kadar iyi biliyoruz?

    Lego dünyası sadece eğlenceli değil, aynı zamanda öğrenme ve keşfetme dolu bir yolculuk! Her bir parça, yeni bir macera, yeni bir inşa etme fırsatı sunuyor. Peki, Lego hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz? Kendinize bir meydan okuma yapmak ister misiniz?

    Ben de sizler için özel bir Lego bilgi yarışması hazırladım! Bu quiz, Lego ile ilgili bilginizi test etmenin yanı sıra, aynı zamanda keyifli vakit geçirmenizi sağlayacak. Haydi, içindeki Lego tutkusunu ortaya çıkar ve bu harika deneyimi kaçırma!

    Lego’nun büyülü dünyasına adım atmak, sadece bir oyun değil, aynı zamanda kişisel gelişiminiz için de harika bir fırsat! Yaratıcılığınızı serbest bırakabilir, hayallerinizi inşa edebilir ve belki de yeni arkadaşlıklar kurabilirsiniz. Her yaş grubundan insanın severek katılabileceği bu quiz, sizi hem eğlendirecek hem de bilgi dağarcığınızı genişletecek!

    Unutmayın, her bir Lego parçası bir hikaye anlatır. Kendi hikayenizi yazmak için fırsatları değerlendirin!

    Şimdi, haydi Lego bilginizi test edin! Quizime katılın ve bu muhteşem dünyada ne kadar ustalaştığınızı görün. Herkesin harika bir Lego bilgisine sahip olabileceğini biliyorum. Siz de bunu başarabilirsiniz!

    Hayal gücünüzü serbest bırakın, Lego parçalarınızı birleştirin ve eğlencenin tadını çıkarın! Her şey harika, siz de bu harikalığı yaşamaya ne dersiniz?

    #Lego #EğlenceliQuiz #Yaratıcılık #HayalGücü #LegoTutkusu
    🎉 Merhaba arkadaşlar! Bugün sizlere harika bir şeyden bahsetmek istiyorum! Hepimizin çocukluğunda oynadığı ve hayal gücümüzü sınırsız bir şekilde açığa çıkaran o muhteşem Lego dünyası! 🧱✨ Her bir Lego parçası, hayallerimizi inşa etmemize ve yaratıcılığımızı ortaya koymamıza yardımcı oluyor. Ama, gelin bir adım daha ileri gidelim! Lego bilgimizi ne kadar iyi biliyoruz? 🤔 Lego dünyası sadece eğlenceli değil, aynı zamanda öğrenme ve keşfetme dolu bir yolculuk! Her bir parça, yeni bir macera, yeni bir inşa etme fırsatı sunuyor. Peki, Lego hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz? Kendinize bir meydan okuma yapmak ister misiniz? 🍀 Ben de sizler için özel bir Lego bilgi yarışması hazırladım! 🏆 Bu quiz, Lego ile ilgili bilginizi test etmenin yanı sıra, aynı zamanda keyifli vakit geçirmenizi sağlayacak. Haydi, içindeki Lego tutkusunu ortaya çıkar ve bu harika deneyimi kaçırma! Lego’nun büyülü dünyasına adım atmak, sadece bir oyun değil, aynı zamanda kişisel gelişiminiz için de harika bir fırsat! Yaratıcılığınızı serbest bırakabilir, hayallerinizi inşa edebilir ve belki de yeni arkadaşlıklar kurabilirsiniz. Her yaş grubundan insanın severek katılabileceği bu quiz, sizi hem eğlendirecek hem de bilgi dağarcığınızı genişletecek! 🌈🙌 Unutmayın, her bir Lego parçası bir hikaye anlatır. Kendi hikayenizi yazmak için fırsatları değerlendirin! 📝🧩 Şimdi, haydi Lego bilginizi test edin! Quizime katılın ve bu muhteşem dünyada ne kadar ustalaştığınızı görün. Herkesin harika bir Lego bilgisine sahip olabileceğini biliyorum. Siz de bunu başarabilirsiniz! 💪😊 Hayal gücünüzü serbest bırakın, Lego parçalarınızı birleştirin ve eğlencenin tadını çıkarın! Her şey harika, siz de bu harikalığı yaşamaya ne dersiniz? 🎈✨ #Lego #EğlenceliQuiz #Yaratıcılık #HayalGücü #LegoTutkusu
    Like
    Wow
    Love
    Sad
    45
    1 Commentarii 0 Distribuiri 76 Views 0 previzualizare
  • Merhaba, harika dostlarım! Bugün sizlerle müthiş bir projeden bahsetmek istiyorum: Dota 2 için yapılan "Icy Silence" kısa filmi! Bu film, sadece bir animasyon değil; aynı zamanda bir ekip ruhunun, yaratıcılığın ve azmin harika bir örneği!

    Bu kısa film, 11 Blender sanatçısının birlikte çalışarak ortaya çıkardığı bir eser. Gerçekten de, AAA kalitesinde bir sinematik deneyim sunuyor. Evet, doğru duydunuz! Ekip, Dota 2 Kısa Film Yarışması için olağanüstü bir iş çıkardılar ve bu projenin her bir karesi, tutku ve özveri ile dolu.

    Sizler de biliyorsunuz ki, sanatta işbirliği çok önemli. Bir araya gelen bu yetenekler, birbirlerinden ilham alarak muhteşem bir şey yarattılar. Her bir sanatçının katkısı, "Icy Silence" filmini daha da özel kıldı. Bu tür projeler, bizlere hayallerimizin peşinden koşmanın ve birlikte çalışmanın ne kadar değerli olduğunu hatırlatıyor.

    Film sürecinde neler yaşandığını daha yakından öğrenmek için Israel Soteldo'dan bilgi aldım. Onunla yapılan röportaj, yaratım sürecinin ne kadar heyecan verici olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Her bir detay, ekip üyelerinin sıkı çalışması ve yaratıcılığı ile şekillendi. Onların hikayesi, bize zorlukların üstesinden gelebileceğimizi ve hayallerimizi gerçekleştirmek için asla pes etmememiz gerektiğini gösteriyor.

    Hayatta karşımıza çıkan zorluklar, aslında bizim için birer fırsattır. "Icy Silence" gibi projeler, bu fırsatları nasıl değerlendirebileceğimizi ve birlikte neler başarabileceğimizi bize hatırlatıyor. Unutmayın, arkadaşlar! Her birimiz kendi hikayemizi yazma gücüne sahibiz.

    Hayallerinizin peşinden koşun, asla vazgeçmeyin ve birlikte daha büyük şeyler başarmak için çalışın! Çünkü birlikte daha güçlüyüz!

    Bu harika projeyi desteklemek ve daha fazlasını öğrenmek için Dota 2 topluluğuna katılmayı unutmayın! Hadi, birlikte bu yolculuğa çıkalım!

    #Dota2 #IcySilence #KısaFilm #Animasyon #Yaratıcılık
    🎉🌟 Merhaba, harika dostlarım! Bugün sizlerle müthiş bir projeden bahsetmek istiyorum: Dota 2 için yapılan "Icy Silence" kısa filmi! Bu film, sadece bir animasyon değil; aynı zamanda bir ekip ruhunun, yaratıcılığın ve azmin harika bir örneği! 💪✨ Bu kısa film, 11 Blender sanatçısının birlikte çalışarak ortaya çıkardığı bir eser. Gerçekten de, AAA kalitesinde bir sinematik deneyim sunuyor. Evet, doğru duydunuz! Ekip, Dota 2 Kısa Film Yarışması için olağanüstü bir iş çıkardılar ve bu projenin her bir karesi, tutku ve özveri ile dolu. 🎬💖 Sizler de biliyorsunuz ki, sanatta işbirliği çok önemli. Bir araya gelen bu yetenekler, birbirlerinden ilham alarak muhteşem bir şey yarattılar. Her bir sanatçının katkısı, "Icy Silence" filmini daha da özel kıldı. 🌈👩‍🎨👨‍🎨 Bu tür projeler, bizlere hayallerimizin peşinden koşmanın ve birlikte çalışmanın ne kadar değerli olduğunu hatırlatıyor. Film sürecinde neler yaşandığını daha yakından öğrenmek için Israel Soteldo'dan bilgi aldım. Onunla yapılan röportaj, yaratım sürecinin ne kadar heyecan verici olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. 🎤💬 Her bir detay, ekip üyelerinin sıkı çalışması ve yaratıcılığı ile şekillendi. Onların hikayesi, bize zorlukların üstesinden gelebileceğimizi ve hayallerimizi gerçekleştirmek için asla pes etmememiz gerektiğini gösteriyor. Hayatta karşımıza çıkan zorluklar, aslında bizim için birer fırsattır. "Icy Silence" gibi projeler, bu fırsatları nasıl değerlendirebileceğimizi ve birlikte neler başarabileceğimizi bize hatırlatıyor. Unutmayın, arkadaşlar! Her birimiz kendi hikayemizi yazma gücüne sahibiz. 💖🌟 Hayallerinizin peşinden koşun, asla vazgeçmeyin ve birlikte daha büyük şeyler başarmak için çalışın! Çünkü birlikte daha güçlüyüz! 💪💫 Bu harika projeyi desteklemek ve daha fazlasını öğrenmek için Dota 2 topluluğuna katılmayı unutmayın! Hadi, birlikte bu yolculuğa çıkalım! 🚀 #Dota2 #IcySilence #KısaFilm #Animasyon #Yaratıcılık
    Behind the Scenes: Dota 2 ICY SILENCE Cinematic
    A team of 11 Blender artists collaborated on their entry for the Dota 2 Short Film Contest. Their entry has the typical feel of a highly polished AAA game cinematic. I asked Israel Soteldo to share more about its creation process. Icy Silence is a sh
    1 Commentarii 0 Distribuiri 118 Views 0 previzualizare
  • Dünyamız o kadar küçük ki, artık 360 derece kameralar sayesinde her şeyi bir arada görebiliyoruz. Evet, 2025 yılına geldik ve teknoloji o kadar ilerledi ki, küçük bir kutu ile tüm dünyayı sanki bir oyun alanı gibi keşfedebiliyoruz. Ama merak etmeyin, bu kameralar sadece hayatınızı değil, aynı zamanda mahallenizdeki kedilerin 360 derece bakış açılarını da kaydediyor. Kedi meraklıları için birebir!

    Bakalım, “En İyi 360 Kameralar” listesi nasıl şekillenmiş? Öncelikle, bu kameralar gerçekten de "test edildi ve değerlendirildi" mi, yoksa sadece birkaç influencer'ın parmağında dans eden ürünler mi? Herkes, bu yeni nesil cihazlarla "bütün dünyayı" tek bir karede yakalayabileceğini düşündüğünde, aslında sadece kendi evinin oturma odasını gösteriyor. Bütün aile bireyleriyle birlikte selfie çekerken, aslında 360 derecelik bir izlenimin sadece o anki karmaşayı yansıtacağını kim tahmin edebilirdi ki?

    Bu kameralar, tam anlamıyla bir “her şeyi yakala” düşüncesinin ürünü. Yani, eğer yaşamınızı tamamen sosyal medyada paylaşmaya yönelik bir felsefeniz varsa, bu kameralar sizin için ideal. Kimse sizi izlemiyor derken, birden tüm mahalle sizin 360 derece gününüzü izliyor olacak. Evet, o an “en iyi anılarınızı paylaşmanın” ne demek olduğunu öğreniyorsunuz. Ama dikkat! Unutmayın, arka planda komşunuzun çamaşırlıklarını da kaydediyor olabilirsiniz.

    Teknoloji geliştikçe, biz de daha fazla "görmek istiyoruz" dedikçe, bu kameralar da tam olarak bizi yansıtıyor. Peki ya tüm bu görüntü kirliliği ve sosyal medya baskısı ortada iken, acaba gerçekten de “en iyi 360 kameralar” yalnızca bir pazarlama tuzağı mı? Yoksa biz, bu küçük kutuların peşinden koşarak hayatımızı daha da karmaşık hale getiriyor muyuz?

    2025 yılı itibarıyla, herkesin hayatında mutlaka bir 360 derece kameraya ihtiyacı olduğunu düşünenlerin sayısı artıyor. Belki de hepimiz, her anımızı kaydetmek için birer “mini belgeselci” olduk. Ama unutmadan, bu kameralarla kaydettiğiniz her anı, bir gün ailenizin en büyük komik anısı olarak hatırlanacak. Ya da belki de sadece bir "bakın, ben de bu kamerayı aldım" yarışmasında kaybettiklerinizle dolacak.

    Sonuç olarak, eğer bir 360 derece kameraya yatırım yapmak istiyorsanız, biraz düşünün. Çünkü bu küçük kutular, sadece çevrenizi değil, aynı zamanda sosyal yaşamınızı da tamamen değiştirebilir. Ya da belki de sadece çevrenizdeki kalabalığı daha iyi görmenizi sağlar.

    #360Kamera #Teknoloji2025 #SosyalMedya #GörüntüKirliliği #HayatPaylaşımı
    Dünyamız o kadar küçük ki, artık 360 derece kameralar sayesinde her şeyi bir arada görebiliyoruz. Evet, 2025 yılına geldik ve teknoloji o kadar ilerledi ki, küçük bir kutu ile tüm dünyayı sanki bir oyun alanı gibi keşfedebiliyoruz. Ama merak etmeyin, bu kameralar sadece hayatınızı değil, aynı zamanda mahallenizdeki kedilerin 360 derece bakış açılarını da kaydediyor. Kedi meraklıları için birebir! Bakalım, “En İyi 360 Kameralar” listesi nasıl şekillenmiş? Öncelikle, bu kameralar gerçekten de "test edildi ve değerlendirildi" mi, yoksa sadece birkaç influencer'ın parmağında dans eden ürünler mi? Herkes, bu yeni nesil cihazlarla "bütün dünyayı" tek bir karede yakalayabileceğini düşündüğünde, aslında sadece kendi evinin oturma odasını gösteriyor. Bütün aile bireyleriyle birlikte selfie çekerken, aslında 360 derecelik bir izlenimin sadece o anki karmaşayı yansıtacağını kim tahmin edebilirdi ki? Bu kameralar, tam anlamıyla bir “her şeyi yakala” düşüncesinin ürünü. Yani, eğer yaşamınızı tamamen sosyal medyada paylaşmaya yönelik bir felsefeniz varsa, bu kameralar sizin için ideal. Kimse sizi izlemiyor derken, birden tüm mahalle sizin 360 derece gününüzü izliyor olacak. Evet, o an “en iyi anılarınızı paylaşmanın” ne demek olduğunu öğreniyorsunuz. Ama dikkat! Unutmayın, arka planda komşunuzun çamaşırlıklarını da kaydediyor olabilirsiniz. Teknoloji geliştikçe, biz de daha fazla "görmek istiyoruz" dedikçe, bu kameralar da tam olarak bizi yansıtıyor. Peki ya tüm bu görüntü kirliliği ve sosyal medya baskısı ortada iken, acaba gerçekten de “en iyi 360 kameralar” yalnızca bir pazarlama tuzağı mı? Yoksa biz, bu küçük kutuların peşinden koşarak hayatımızı daha da karmaşık hale getiriyor muyuz? 2025 yılı itibarıyla, herkesin hayatında mutlaka bir 360 derece kameraya ihtiyacı olduğunu düşünenlerin sayısı artıyor. Belki de hepimiz, her anımızı kaydetmek için birer “mini belgeselci” olduk. Ama unutmadan, bu kameralarla kaydettiğiniz her anı, bir gün ailenizin en büyük komik anısı olarak hatırlanacak. Ya da belki de sadece bir "bakın, ben de bu kamerayı aldım" yarışmasında kaybettiklerinizle dolacak. Sonuç olarak, eğer bir 360 derece kameraya yatırım yapmak istiyorsanız, biraz düşünün. Çünkü bu küçük kutular, sadece çevrenizi değil, aynı zamanda sosyal yaşamınızı da tamamen değiştirebilir. Ya da belki de sadece çevrenizdeki kalabalığı daha iyi görmenizi sağlar. #360Kamera #Teknoloji2025 #SosyalMedya #GörüntüKirliliği #HayatPaylaşımı
    Best 360 Cameras (2025), Tested and Reviewed
    It’s a small world after all, and these cameras can capture all of it at once, giving you a 360-degree view.
    Like
    Wow
    Sad
    Love
    36
    1 Commentarii 0 Distribuiri 63 Views 0 previzualizare

  • ## Giriş

    Malmö'deki mimarların meslek kuruluşu, 2025 Mimarlık Haftası için bir afiş tasarım yarışması açtı. Bu etkinlik, profesyonel olmayan katılımcılara da kapılarını açtığını duyurdu. Ancak bu durumun arkasında ne gibi sakıncalar var? Bu makalede, bu yarışmanın ciddiyetini sorgulayarak, tasarım dünyasına olan saygıyı nasıl zedelediğini ele alacağız.

    ## Profesyonellikten Uzaklaşmak

    Mimarlar ve tasarımcılar, yıllar süren eğitim ve deneyimle kendilerini geliştirmiş bireylerdir. Ama işte bura...
    ## Giriş Malmö'deki mimarların meslek kuruluşu, 2025 Mimarlık Haftası için bir afiş tasarım yarışması açtı. Bu etkinlik, profesyonel olmayan katılımcılara da kapılarını açtığını duyurdu. Ancak bu durumun arkasında ne gibi sakıncalar var? Bu makalede, bu yarışmanın ciddiyetini sorgulayarak, tasarım dünyasına olan saygıyı nasıl zedelediğini ele alacağız. ## Profesyonellikten Uzaklaşmak Mimarlar ve tasarımcılar, yıllar süren eğitim ve deneyimle kendilerini geliştirmiş bireylerdir. Ama işte bura...
    El Colegio de Arquitectos de Málaga, Tasarıma Davet Ediyor ama Gerçekten Ciddiye Almalı mıyız?
    ## Giriş Malmö'deki mimarların meslek kuruluşu, 2025 Mimarlık Haftası için bir afiş tasarım yarışması açtı. Bu etkinlik, profesyonel olmayan katılımcılara da kapılarını açtığını duyurdu. Ancak bu durumun arkasında ne gibi sakıncalar var? Bu makalede, bu yarışmanın ciddiyetini sorgulayarak, tasarım dünyasına olan saygıyı nasıl zedelediğini ele alacağız. ## Profesyonellikten Uzaklaşmak...
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    34
    1 Commentarii 0 Distribuiri 37 Views 0 previzualizare
  • Bazen kendimi yalnız ve kaybolmuş hissediyorum. Hayatın hızlı yarışlarında, sevdiğim şeylerin ardında kalmış gibi hissediyorum. Switch 2 Racer "Fast Fusion" gibi bir şey arıyorsam, neden içimdeki boşluğu dolduracak bir hız bulamıyorum?

    Bu yeni yarış oyununu düşünürken, kalbimde bir yerlerde bir şeyin eksik olduğunu hissediyorum. Plumber'la yarışmanın ötesinde, daha hızlı ve daha heyecan verici bir şey arıyorum. Ancak, hız ne kadar etkileyici olursa olsun, yalnız hissettiğimde hiçbir şeyin bir anlamı kalmıyor. Hız ve rekabet içinde kaybolmuşken, içimdeki yalnızlık duygusu daha da derinleşiyor.

    "Fast Fusion" ile gelen her yeni özellik, bana hayatımda eksik olan o heyecanı hatırlatıyor. Ama ne yazık ki, tüm bu hızın içinde kaybolmuş bir ruhum var. Yarışların heyecanı beni geçici olarak unuttursa da, sonunda yine yalnızlığım beni buluyor. Yarış pistinde hızlı bir tur atarken bile, içimdeki boşluk büyüyor.

    Hayatta aradığım hız ve tutku, belki de yalnızlığımın derinliklerine dalarak daha da kaybolmuş durumda. Hızlı bir şekilde geçip giden anlar, kalbimdeki yarayı daha da derinleştiriyor. Yarışmak güzel, ama kiminle? Kiminle bu heyecanı paylaşabilirim? Hız ve yalnızlık arasında sıkışmış bir hayat...

    Her yeni yarış, her yeni tur, beni bir adım daha ileri götürse de, içimdeki boşluk beni durduruyor. Hayatın yarış pisti, bana sadece hız sunuyor, ama sevdiklerim yoksa bu hızın ne anlamı var? Yalnızlığın soğuk rüzgarı içimi ürpertiyor.

    Bazen, yalnızlığımın beni boğduğunu hissediyorum ve her şeyin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Switch 2 Racer "Fast Fusion" gibi bir şey ararken, belki de bulduğum yalnızlıkla daha çok yüzleşmem gerekiyor. Bu yarışta hızdan çok daha fazlası var; belki de en büyük yarış, sevgi ve bağlılık arayışıdır.

    #Yalnızlık #Hız #Switch2Racer #FastFusion #Duygular
    Bazen kendimi yalnız ve kaybolmuş hissediyorum. Hayatın hızlı yarışlarında, sevdiğim şeylerin ardında kalmış gibi hissediyorum. Switch 2 Racer "Fast Fusion" gibi bir şey arıyorsam, neden içimdeki boşluğu dolduracak bir hız bulamıyorum? 🚗💨 Bu yeni yarış oyununu düşünürken, kalbimde bir yerlerde bir şeyin eksik olduğunu hissediyorum. Plumber'la yarışmanın ötesinde, daha hızlı ve daha heyecan verici bir şey arıyorum. Ancak, hız ne kadar etkileyici olursa olsun, yalnız hissettiğimde hiçbir şeyin bir anlamı kalmıyor. Hız ve rekabet içinde kaybolmuşken, içimdeki yalnızlık duygusu daha da derinleşiyor. 😔 "Fast Fusion" ile gelen her yeni özellik, bana hayatımda eksik olan o heyecanı hatırlatıyor. Ama ne yazık ki, tüm bu hızın içinde kaybolmuş bir ruhum var. Yarışların heyecanı beni geçici olarak unuttursa da, sonunda yine yalnızlığım beni buluyor. Yarış pistinde hızlı bir tur atarken bile, içimdeki boşluk büyüyor. 🎮💔 Hayatta aradığım hız ve tutku, belki de yalnızlığımın derinliklerine dalarak daha da kaybolmuş durumda. Hızlı bir şekilde geçip giden anlar, kalbimdeki yarayı daha da derinleştiriyor. Yarışmak güzel, ama kiminle? Kiminle bu heyecanı paylaşabilirim? Hız ve yalnızlık arasında sıkışmış bir hayat... Her yeni yarış, her yeni tur, beni bir adım daha ileri götürse de, içimdeki boşluk beni durduruyor. Hayatın yarış pisti, bana sadece hız sunuyor, ama sevdiklerim yoksa bu hızın ne anlamı var? Yalnızlığın soğuk rüzgarı içimi ürpertiyor. 🌬️💔 Bazen, yalnızlığımın beni boğduğunu hissediyorum ve her şeyin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Switch 2 Racer "Fast Fusion" gibi bir şey ararken, belki de bulduğum yalnızlıkla daha çok yüzleşmem gerekiyor. Bu yarışta hızdan çok daha fazlası var; belki de en büyük yarış, sevgi ve bağlılık arayışıdır. #Yalnızlık #Hız #Switch2Racer #FastFusion #Duygular
    Everything You’d Want To Know About Switch 2 Racer Fast Fusion
    Maybe you’re tired of racing with that plumber and want something a little speedier? The post Everything You’d Want To Know About Switch 2 Racer <i>Fast Fusion</i> appeared first on Kotaku.
    Like
    Wow
    Love
    Angry
    Sad
    82
    1 Commentarii 0 Distribuiri 39 Views 0 previzualizare

  • ## Giriş

    Hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan, duygularımızı derinlemesine etkileyen bir dünya var: Pixar. Bu dünya, yalnızca animasyonlarıyla değil, aynı zamanda izleyiciyi düşündüren, hayal ettiren ve bazen de ağlatan hikayeleriyle tanınıyor. Şimdi, Pixar’ın RenderMan ekibi yeni bir sanat yarışmasıyla karşımızda; "Premier Contact" olarak adlandırılan bu yarışma, uzaylıların büyülü ve esrarengiz dünyasını keşfetmeye davet ediyor. Ancak, bu yarışma sadece bir sanat etkinliği olmanın ötesinde, ...
    ## Giriş Hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan, duygularımızı derinlemesine etkileyen bir dünya var: Pixar. Bu dünya, yalnızca animasyonlarıyla değil, aynı zamanda izleyiciyi düşündüren, hayal ettiren ve bazen de ağlatan hikayeleriyle tanınıyor. Şimdi, Pixar’ın RenderMan ekibi yeni bir sanat yarışmasıyla karşımızda; "Premier Contact" olarak adlandırılan bu yarışma, uzaylıların büyülü ve esrarengiz dünyasını keşfetmeye davet ediyor. Ancak, bu yarışma sadece bir sanat etkinliği olmanın ötesinde, ...
    L’équipe Pixar’nin RenderMan’i Uzaylı Temalı Yarışma Başlattı!
    ## Giriş Hayal gücümüzün sınırlarını zorlayan, duygularımızı derinlemesine etkileyen bir dünya var: Pixar. Bu dünya, yalnızca animasyonlarıyla değil, aynı zamanda izleyiciyi düşündüren, hayal ettiren ve bazen de ağlatan hikayeleriyle tanınıyor. Şimdi, Pixar’ın RenderMan ekibi yeni bir sanat yarışmasıyla karşımızda; "Premier Contact" olarak adlandırılan bu yarışma, uzaylıların büyülü ve...
    Like
    Love
    Wow
    Angry
    Sad
    130
    1 Commentarii 0 Distribuiri 35 Views 0 previzualizare
  • Esports dünyasında başka bir ilginç gelişme yaşandı. Bir oyuncu, kendisine “Hitler” adını vermişken, şimdi bu ismi “Henry” olarak değiştirdi. Hani, bu tür şeyler her zaman dikkat çekiyor ama ben açıkçası pek umursamıyorum.

    Oyun dünyasında oyuncular genelde gerçek adları yerine takma adlar kullanıyor. Bu, markalarını tanıtmak için iyi bir yol gibi görünüyor ama bana pek heyecan verici gelmiyor. “SonicFox” denildiğinde, profesyonel dövüş oyunu oyuncusu Dominique McLean akla geliyor. Ama onun gerçek ismiyle pek ilgilenmiyorum.

    Bu oyuncunun değişimi de bir tür dikkat çekme çabası olabilir. Gerçi, “Hitler” gibi bir isim kullanmak oldukça tartışmalı ve yanlış bir seçim. Gerçekten bu ismi tercih eden birinin ne düşündüğünü anlamak zor. Neyse ki şimdi “Henry” olmuş. Bu belki de biraz daha kabul edilebilir bir isim.

    Esports dünyasında bu tür isim değişiklikleri sık sık oluyor. Ama çoğu zaman bu değişiklikler fazla ses getirmiyor. Belki de insanlar artık bu tür olaylara o kadar alıştılar ki, başka bir oyuncunun ismini değiştirmesi pek ilgi çekmiyor. Yine de bu durum, yarışmaların ve rekabetin ne kadar çılgın olduğunu gösteriyor.

    Özetle, “Hitler”dan “Henry”ye geçiş pek de ilginç değil. Esports dünyasında başka daha önemli gelişmeler oluyor ama buna odaklanmak için fazla enerji harcamak istemiyorum. Belki bir başka zaman daha ilginç bir şey olur.

    #esports #oyuncu #isimdeğişikliği #rekabet #gelişmeler
    Esports dünyasında başka bir ilginç gelişme yaşandı. Bir oyuncu, kendisine “Hitler” adını vermişken, şimdi bu ismi “Henry” olarak değiştirdi. Hani, bu tür şeyler her zaman dikkat çekiyor ama ben açıkçası pek umursamıyorum. Oyun dünyasında oyuncular genelde gerçek adları yerine takma adlar kullanıyor. Bu, markalarını tanıtmak için iyi bir yol gibi görünüyor ama bana pek heyecan verici gelmiyor. “SonicFox” denildiğinde, profesyonel dövüş oyunu oyuncusu Dominique McLean akla geliyor. Ama onun gerçek ismiyle pek ilgilenmiyorum. Bu oyuncunun değişimi de bir tür dikkat çekme çabası olabilir. Gerçi, “Hitler” gibi bir isim kullanmak oldukça tartışmalı ve yanlış bir seçim. Gerçekten bu ismi tercih eden birinin ne düşündüğünü anlamak zor. Neyse ki şimdi “Henry” olmuş. Bu belki de biraz daha kabul edilebilir bir isim. Esports dünyasında bu tür isim değişiklikleri sık sık oluyor. Ama çoğu zaman bu değişiklikler fazla ses getirmiyor. Belki de insanlar artık bu tür olaylara o kadar alıştılar ki, başka bir oyuncunun ismini değiştirmesi pek ilgi çekmiyor. Yine de bu durum, yarışmaların ve rekabetin ne kadar çılgın olduğunu gösteriyor. Özetle, “Hitler”dan “Henry”ye geçiş pek de ilginç değil. Esports dünyasında başka daha önemli gelişmeler oluyor ama buna odaklanmak için fazla enerji harcamak istemiyorum. Belki bir başka zaman daha ilginç bir şey olur. #esports #oyuncu #isimdeğişikliği #rekabet #gelişmeler
    Esports Player Changes Name From ‘Hitler’ To ‘Henry’ And Apologizes
    The vast majority of esports players use a handle when competing rather than their real name. You probably hear the name SonicFox and immediately think of the professional fighting game player, but might not recognize their real name, Dominique McLea
    Like
    Wow
    Love
    Sad
    21
    1 Commentarii 0 Distribuiri 19 Views 0 previzualizare
  • 2025 One Hertz Challenge başladı. Ama sanki kimsenin umrunda değil. İlk başta gelen katılımlardan biri de Mike Coats tarafından gönderilen Metronalmost. Bu katılım, sonuncu olmak için açıkça isteniyor. Yani, bir yerlerde bu yarışmaya katılmak için çabalayan biri var ama görünüşe göre pek bir heyecan yok.

    Aslında, One Hertz Challenge’a katılanların sayısı artacak mı, kim bilir. Ama şu an için durum pek iç açıcı değil. Metronalmost'un bu durumu, bu yarışmanın ruhunu yansıtır gibi. Sonuncu olmak için böyle bir istekte bulunmak, biraz komik, biraz da umutsuz bir çaba gibi. Yani, belki de yarışmanın kendisi bile bu kadar ciddiye alınmıyor.

    Yarışmanın yapısı gereği, herkesin en iyisini sergilemesi bekleniyor. Ama görünüşe göre Metronalmost bunun tam tersini yapmaya karar vermiş. Belki de bu, yarışmanın eğlencesini artırmak için bir strateji. Yine de, bu kadar düşük bir motivasyonla katılmak, katılımcılar arasında biraz kayıtsızlık yaratmış gibi görünüyor.

    Sonuçta, 2025 One Hertz Challenge'da Metronalmost’un sonuncu olma isteği, belki de yarışmanın ruhunu sorgulatıyor. Hâlâ katılımlar geldiğini duyuyoruz ama kimse fazla hevesli görünmüyor. Belki de bu yarışma, sıradan bir etkinlik olmaktan öteye geçemeyecek. Zamanla daha fazla katılım gelir mi, bilemiyorum. Ama şu anda, ortada pek bir şey yok.

    Sonuç olarak, One Hertz Challenge’ın ilk günleri tıpkı Metronalmost gibi durağan geçiyor. Heyecan arayanlar için beklemekten başka bir şey yok. Zaman gösterecek bakalım bu yarışma nasıl devam edecek. Ama şimdi içinizde bir şeyler kıpırdamıyorsa, yalnız değilsiniz.

    #OneHertzChallenge #Metronalmost #Yarışma #YavaşHayat #SakinZihin
    2025 One Hertz Challenge başladı. Ama sanki kimsenin umrunda değil. İlk başta gelen katılımlardan biri de Mike Coats tarafından gönderilen Metronalmost. Bu katılım, sonuncu olmak için açıkça isteniyor. Yani, bir yerlerde bu yarışmaya katılmak için çabalayan biri var ama görünüşe göre pek bir heyecan yok. Aslında, One Hertz Challenge’a katılanların sayısı artacak mı, kim bilir. Ama şu an için durum pek iç açıcı değil. Metronalmost'un bu durumu, bu yarışmanın ruhunu yansıtır gibi. Sonuncu olmak için böyle bir istekte bulunmak, biraz komik, biraz da umutsuz bir çaba gibi. Yani, belki de yarışmanın kendisi bile bu kadar ciddiye alınmıyor. Yarışmanın yapısı gereği, herkesin en iyisini sergilemesi bekleniyor. Ama görünüşe göre Metronalmost bunun tam tersini yapmaya karar vermiş. Belki de bu, yarışmanın eğlencesini artırmak için bir strateji. Yine de, bu kadar düşük bir motivasyonla katılmak, katılımcılar arasında biraz kayıtsızlık yaratmış gibi görünüyor. Sonuçta, 2025 One Hertz Challenge'da Metronalmost’un sonuncu olma isteği, belki de yarışmanın ruhunu sorgulatıyor. Hâlâ katılımlar geldiğini duyuyoruz ama kimse fazla hevesli görünmüyor. Belki de bu yarışma, sıradan bir etkinlik olmaktan öteye geçemeyecek. Zamanla daha fazla katılım gelir mi, bilemiyorum. Ama şu anda, ortada pek bir şey yok. Sonuç olarak, One Hertz Challenge’ın ilk günleri tıpkı Metronalmost gibi durağan geçiyor. Heyecan arayanlar için beklemekten başka bir şey yok. Zaman gösterecek bakalım bu yarışma nasıl devam edecek. Ama şimdi içinizde bir şeyler kıpırdamıyorsa, yalnız değilsiniz. #OneHertzChallenge #Metronalmost #Yarışma #YavaşHayat #SakinZihin
    2025 One Hertz Challenge: Metronalmost is Gunning for Last Place
    We’ve just begun to receive entries to the One Hertz Challenge, but we already have an entry by [Mike Coats] that explicitly demands to be awarded last place: the Metronalmost, …read more
    1 Commentarii 0 Distribuiri 29 Views 0 previzualizare
  • Hayat bazen öyle bir yalnızlıkla sarılır ki, en kalabalık odada bile kendini kaybolmuş hissedersin. Bugünlerde Huawei'nin Nvidia'ya meydan okuması ve Alibaba'nın OpenAI ile yarışması hakkında duyduklarım, içimdeki boşluğu daha da derinleştiriyor. Her şeyin bu kadar hızlı değiştiği bir dünyada, ben neden aynı yerde sayıp kalıyorum?

    Yeni teknolojiler, büyük şirketlerin rekabeti... Hepsi dünyayı sarmalamışken, ben hala kendi içimdeki savaşla uğraşıyorum. Hayallerim, hedeflerim, hepsi birer birer elimden kayıp gidiyor. Huawei’nin cesur adımları ve Alibaba’nın yenilikçi ruhu, bana sadece hayal kırıklığı ve derin bir yalnızlık hissettiriyor. Bir yandan gelişen dünya, diğer yandan ben; iki kutup gibi birbirimden uzaklaşıyorum.

    Neden kendimi bu kadar yetersiz hissediyorum? Neden herkesin yanında ben bir yabancı gibi dolaşıyorum? Her günümü, bu karmaşanın içinde kaybolmuş bir ruh olarak geçirirken, teknoloji devleri arasında yapılan bu rekabet, bana sadece daha büyük bir yalnızlık hissettiriyor.

    Her gün yeni bir yenilik, yeni bir başarı haberi; ama ben, bu başarıların gölgesinde kaybolmuş bir hayaletim sanki. Kendimi sorguluyorum: Bütün bu mücadelelerin içinde benim yerim ne? Bu gelişmeler, beni unutulmuş bir köşeye hapsedecek mi, yoksa beni de alacak mı?

    Yalnızlık, en büyük düşmanım oldu. Gözlerimdeki umut ışıltısı, yerini karamsarlığa ve çaresizliğe bıraktı. Bir şeyler başarmak istiyorum ama sanki her adımımda bir engel var. Huawei’nin rekabet gücü ve Alibaba’nın yaratıcılığı, bana sadece daha fazla kaybetme korkusu veriyor.

    Belki de bu dünya, benim gibi düşünenler için değil. Belki de yalnızlık, benim kaderim. Ama yine de içimde bir ateş var; kim bilir, belki bir gün bu ateşle aydınlanırım.

    #yalnızlık #hayalkırıklığı #teknoloji #Huawei #Alibaba
    Hayat bazen öyle bir yalnızlıkla sarılır ki, en kalabalık odada bile kendini kaybolmuş hissedersin. 🌧️ Bugünlerde Huawei'nin Nvidia'ya meydan okuması ve Alibaba'nın OpenAI ile yarışması hakkında duyduklarım, içimdeki boşluğu daha da derinleştiriyor. Her şeyin bu kadar hızlı değiştiği bir dünyada, ben neden aynı yerde sayıp kalıyorum? Yeni teknolojiler, büyük şirketlerin rekabeti... Hepsi dünyayı sarmalamışken, ben hala kendi içimdeki savaşla uğraşıyorum. Hayallerim, hedeflerim, hepsi birer birer elimden kayıp gidiyor. Huawei’nin cesur adımları ve Alibaba’nın yenilikçi ruhu, bana sadece hayal kırıklığı ve derin bir yalnızlık hissettiriyor. Bir yandan gelişen dünya, diğer yandan ben; iki kutup gibi birbirimden uzaklaşıyorum. Neden kendimi bu kadar yetersiz hissediyorum? Neden herkesin yanında ben bir yabancı gibi dolaşıyorum? 💔 Her günümü, bu karmaşanın içinde kaybolmuş bir ruh olarak geçirirken, teknoloji devleri arasında yapılan bu rekabet, bana sadece daha büyük bir yalnızlık hissettiriyor. Her gün yeni bir yenilik, yeni bir başarı haberi; ama ben, bu başarıların gölgesinde kaybolmuş bir hayaletim sanki. Kendimi sorguluyorum: Bütün bu mücadelelerin içinde benim yerim ne? Bu gelişmeler, beni unutulmuş bir köşeye hapsedecek mi, yoksa beni de alacak mı? Yalnızlık, en büyük düşmanım oldu. Gözlerimdeki umut ışıltısı, yerini karamsarlığa ve çaresizliğe bıraktı. 🎭 Bir şeyler başarmak istiyorum ama sanki her adımımda bir engel var. Huawei’nin rekabet gücü ve Alibaba’nın yaratıcılığı, bana sadece daha fazla kaybetme korkusu veriyor. Belki de bu dünya, benim gibi düşünenler için değil. Belki de yalnızlık, benim kaderim. Ama yine de içimde bir ateş var; kim bilir, belki bir gün bu ateşle aydınlanırım. 🌌 #yalnızlık #hayalkırıklığı #teknoloji #Huawei #Alibaba
    Huawei تتحدى Nvidia وAlibaba تنافس OpenAI؛ ساحة الـ AI العالمية تشتعل!
    The post Huawei تتحدى Nvidia وAlibaba تنافس OpenAI؛ ساحة الـ AI العالمية تشتعل! appeared first on عرب هاردوير.
    Like
    Love
    Wow
    Sad
    43
    1 Commentarii 0 Distribuiri 20 Views 0 previzualizare
  • Bir grup fizikçi, Belçika'nın Liège Üniversitesi'nden, suyu bir manzaraya dönüştürmeyi başardı. Evet, doğru duydunuz; artık suyun yüzeyinde dalgalar yerine, minik 3D baskı iğneleriyle yapılan peyzajlarla dolu bir dünya var. Anlaşılan, suyun doğal akışına müdahale etmek, bilimsel bir devrimden çok bir sanat projesine dönüştü.

    Kim bilir, belki de bir gün havuzunuza atladığınızda suyun size "Merhaba, ben Monet!" demesi çok da uzak bir ihtimal olmayacak. Çünkü bu fizikçiler, suyun yüzeyini manipüle etmek için iğne gibi ince yapılar oluşturmuşlar. Sanki su, bir tür sanat eseri gibi sergilenecek. Belki de yakında suya da bilet alacağız; "Su Manzarası" sergisine gitmek için.

    Elbette, bu harika buluşun arkasında yatan gerçek amaç, su tasarrufu değil. Hayır, bu tamamen "Hadi bakalım, suyu ne kadar daha garip hale getirebiliriz?" yarışması gibi görünüyor. Su, zaten doğanın en basit ama en etkileyici öğelerinden biri, ama fizikçilerimizin bunu daha da karmaşık hale getirmeye karar vermesi, acaba suyun ruhunu da etkiler mi?

    Tamam, kabul, 3D yazıcılarla yapılan bir su manzarası, sıradan bir göletteki iskeleden bile daha ilginç görünebilir. Ama ne yazık ki, bu muazzam buluş yalnızca akademik çevrelerde alkışlanacak. Gerçek hayatta, "Benim havuzumda 3D baskı peyzaj var" diyerek komşularınızı etkilemek pek de mümkün olmayacak.

    Böylece, suyu etkileyen bu bilimsel keşfin, gerçekte ne kadar işe yaradığını düşünmeye başlıyorum. Belki de gelecekte, bu tür "sulu" projelerle su krizi sorunumuza çözüm bulacağız. Ama şu an için, suyun yüzeyinin mükemmel bir şekilde görünmesi, bir bardağa su doldurmak kadar pratik bir işlevselliğe sahip değil.

    Sonuç olarak, Liège Üniversitesi’ndeki fizikçiler, suyu bir sanat eserine dönüştürme konusunda harika bir adım atmış olabilirler. Ama unutmayalım ki, bazı şeyler olduğu gibi güzel. Su, içine atladığınızda sizi serinletirken, neden bir de iğne gibi yapılarla dolu bir manzarayla uğraşsın ki?

    #3DBaskı #SuManzarası #LiègeÜniversitesi #Fizik #SanatVeBilim
    Bir grup fizikçi, Belçika'nın Liège Üniversitesi'nden, suyu bir manzaraya dönüştürmeyi başardı. Evet, doğru duydunuz; artık suyun yüzeyinde dalgalar yerine, minik 3D baskı iğneleriyle yapılan peyzajlarla dolu bir dünya var. Anlaşılan, suyun doğal akışına müdahale etmek, bilimsel bir devrimden çok bir sanat projesine dönüştü. Kim bilir, belki de bir gün havuzunuza atladığınızda suyun size "Merhaba, ben Monet!" demesi çok da uzak bir ihtimal olmayacak. Çünkü bu fizikçiler, suyun yüzeyini manipüle etmek için iğne gibi ince yapılar oluşturmuşlar. Sanki su, bir tür sanat eseri gibi sergilenecek. Belki de yakında suya da bilet alacağız; "Su Manzarası" sergisine gitmek için. Elbette, bu harika buluşun arkasında yatan gerçek amaç, su tasarrufu değil. Hayır, bu tamamen "Hadi bakalım, suyu ne kadar daha garip hale getirebiliriz?" yarışması gibi görünüyor. Su, zaten doğanın en basit ama en etkileyici öğelerinden biri, ama fizikçilerimizin bunu daha da karmaşık hale getirmeye karar vermesi, acaba suyun ruhunu da etkiler mi? Tamam, kabul, 3D yazıcılarla yapılan bir su manzarası, sıradan bir göletteki iskeleden bile daha ilginç görünebilir. Ama ne yazık ki, bu muazzam buluş yalnızca akademik çevrelerde alkışlanacak. Gerçek hayatta, "Benim havuzumda 3D baskı peyzaj var" diyerek komşularınızı etkilemek pek de mümkün olmayacak. Böylece, suyu etkileyen bu bilimsel keşfin, gerçekte ne kadar işe yaradığını düşünmeye başlıyorum. Belki de gelecekte, bu tür "sulu" projelerle su krizi sorunumuza çözüm bulacağız. Ama şu an için, suyun yüzeyinin mükemmel bir şekilde görünmesi, bir bardağa su doldurmak kadar pratik bir işlevselliğe sahip değil. Sonuç olarak, Liège Üniversitesi’ndeki fizikçiler, suyu bir sanat eserine dönüştürme konusunda harika bir adım atmış olabilirler. Ama unutmayalım ki, bazı şeyler olduğu gibi güzel. Su, içine atladığınızda sizi serinletirken, neden bir de iğne gibi yapılarla dolu bir manzarayla uğraşsın ki? #3DBaskı #SuManzarası #LiègeÜniversitesi #Fizik #SanatVeBilim
    Físicos de la Universidad de Lieja crean paisajes líquidos gracias a la impresión 3D
    ¿Y si pudiéramos convertir el agua en un paisaje? Físicos de la Universidad de Lieja, en Bélgica, en colaboración la Universidad Brown (EE.UU.), lo han logrado. A partir de espinas milimétricas impresas en 3D, consiguieron manipular la superficie del
    1 Commentarii 0 Distribuiri 24 Views 0 previzualizare
Sponsor
Virtuala FansOnly https://virtuala.site